Ortaya Karışık || Sivas 1-2 İBB, Ankara 1-4 Beşiktaş

5 maçı aynı anda takip etmeye çalışmak akıllı işi değil, onu anladım. Galatasaray'dan başlayıp golü gördükten sonra skorun da etkisiyle Sivas maçına geçtik, ordan Beşiktaş derken Sivas-Beşiktaş arası tamamladık 90 dakikayı. Galatasaray maçının tekrarını izleyip bir maç yazısı yazarız elbet ama öncelikle izleyebildiğimiz maçlara değinmek lazım.

Şaşırtıcı gözüken ama saha içinde bir temeli olan skor vardı Sivas'ta ve Sivasspor adına oldukça dramatikti bir sonuç oldu bu. İstanbul BB'nin göz önündeki her maçından sonra ne demişiz, bu takım ligde kalır, bu takımın oralarda ne işi var vs vs. İstanbul BB'nin iyi pas yaptığı ve belli bir sisteminin olduğu aşikar, bu inkar edilemez bir gerçek ancak kadro kalitesi ve rotasyonun genişliği sınırlı olduğundan istikrarlı skor alabilen bir ekip değiller. Sivasspor ise genellikle puanlarını Anadoludan toplayan ve bu tip pasa dayalı maçlarda oyunu karşı alana yıkmayı sağlayan özellikleri tersine işliyor.

İBB'de Gökhan Kaba'nın maça etkili ve becerikli başlaması da ilk 20 dakikada normal şartlarda karşı taraftan skor üstünlüğünü alan Sivasspor'u bir anda iki farklı geriye düşürdü. Sivasspor bu baskıyı kaldırabilen bir ekip değil ve kazandıkları ya da başarılı oldukları her maç skor üstünlüğünü ya da beraberliği ellerinde tuttukları maçlar oluyor. Geri dönüş yapabilen bir ekip değiller. İBB de üstündeki baskıya rağmen iki sezondur özellikle Fenerbahçe maçlarında başarıyla uyguladıkları oyun planını çok rahat şekilde sahaya yansıttılar ve sonuca giden taraf oldular. Tjikuzu takımını harika organize ediyor gerçekten, takdir etmemek mümkün değil. Gökhan Kaba ön bölgede iyi iş çıkardı, o da iyi bir rol oyuncusu olduğunu gösterdi bizlere.
Beşiktaş maçındaysa tanıdık bir tablo vardı; yine, yeniden kurgulanmış bir 11. Bu sefer Tello kenara çekilmiş, Delgado-Yusuf gibi denenmemiş bir formül uygulamaya konmuş, önlerinde de Holosko ve Bobo. Bu sistemin pek de işlemediğini düşünüyorum açıkçası, bu maçta farklı olan tek şey Delgado'nun özellikle ilk yarıda olmak üzere gösterdiği ekstra performans. İlk golün asisti de ondan geldi zaten. Golden sonra bir 20 dakika Yusuf'un da bir adım öne çıkması pozisyonlar getirdi getirmesine ama sezon genelinde ortaya koyduğu uzun süre tempolu oyun oynayabilme yetisinden bir şeyler yitirmişti Beşiktaş ve hafiften uykuya geçtiler. Onları uyandıransa Ediz Bahtiyaroğlu'nun kafası oldu. Futbolcu sevinçleri bu oyunun en güzel ritüelleri ama Ediz'in biraz abartılı ve gereksiz gibiydi, bunu da söylemeden geçemedim. Dakika 90 olur, maçı alan golü atarsın, eyvallah ama gereksiz, abartılı sevinç aynı oranda motivasyon kaybettirir adama. Aykut Kocaman da bunun farkındaydı ki Ediz'e bir yandan sarılırken bir yandan "Giysene şunu!" diye bağırıyordu.

Daha sonra Tello oyuna girdi ve topa ilk dokunuşunu bir korner kullanarak yaptı. Sonra bir daha, bir daha. Dördüncüsünde pas yaparak kullandı korneri ve hafiften ofsayt şüphesi barındıran bir gol geldi (tekrarını kaçırdım malesef, o yüzden kesin yorum yapamıyorum. İzleyenler aydınlatsın.) Beşiktaş bu dakikadan sonra kimliğini tamamen ortaya koydu ve maçı tekrar vermeyeceğini belli etti zaten, maçın sonlarına doğru Bobo ve Tello'nun golleriyle şık bir skorla bitirdiler maçı.

Zirvenin bundan sonra değişeceğini sanmıyorum, değişme ihtimali olan tek seçenek bence Trabzonspor'un serisini devam ettirip ilk ikiye girip giremeyeceği. Sivasspor'un son hafta Sami Yen'de oynayacağı bir Galatasaray maçı var ve bir Galatasaraylı olarak rahatlıkla söyleyebilirim ki Sivasspor adına hayli zorlu geçecektir o maç. Bunun yanında bir de UEFA Ligi hesapları girdi işin içine Bursaspor'un inanılmaz atağıyla, Galatasaray için maçın önemi bir kat daha arttı. Beşiktaş da Galatasaray'ı konuk edecek ama İnönü'deki bir 33. hafta maçının (Güzel geldi bir anda kulağa, Hasan Kabze'yi de anmış olalım yeri gelmişken) havası daha farklı olacaktır, o kesin.

UEFA Ligi ve küme düşme mücadeleleri üstün körü geçiştirilmemesi gereken konular, o yüzden maç skorlarıyla beraber bitirmek gerekli bu yazıyı. Yarın bol bol vaktimiz var. Avrupa derbileri ve Bank Asya eşliğinde rahatça değerlendiririz.

Sivasspor 1-2 İBB
Ankaraspor 1-4 Beşiktaş
Kocaelispor 1-3 Trabzonspor
Galatasaray 1-0 Ankaragücü
Bursaspor 3-0 Konyaspor
Fenerbahçe 1-0 Denizlispor
Eskişehirspor 2-0 Antalyaspor
Gençlerbirliği 3-1 Hacettepe

Bu Yazıyı Paylaş!

Bookmark and Share

14 yorum:

Adsız dedi ki...

İ.toramanın attığı gol ofsayt değil.Ankaraspor yine sıkıcı hücumda yine kötü oyun oynadı.Son maçların yıldız oyuncusu Meye nerdeydi merak ediyorum.Her maça sürekli değişik 11 le çıkan Aykut kocaman.Kadrosu kaliteli olmasına rağmen sadece pas yapabilen bir takım.
Sivas şanssızdı bugün.M.yıldızın kavga çıkartacağına adım gibi biliyordum maç sonunda ve kavgada etti zaten.Her maç böyle.Son zamanlarda izlediğim en çirkef forvet oyuncusu.Maç içerisinde defans oyuncusunun formasından çeker,hakemle sürekli konuşur her şeye itiraz eder,rakip oyuncunun eline çarpmaz el diye bağırır,sivasın puan kaybettiği her maç sonrası kavga çıkartır her şey var.Bugün yine kaplumbağadan farkı yoktu.M.yıldız genelde böyle her zaman Ts maçında oynadığı harika oyununu oynayamıyor.Bazen takımı mahfediyor,abartı değil bildiğin mahfediyor.Top m.yıldıza gelince inanılmaz yavaş olduğu için o dönesiye top kaybı oluyor,top yıldıza geliyor teknik olmadığı için top kaybı ediyor.Hakikaten M.yıldızın kötü futbolu çekilir gibi değil.Gs ye gelse çoğu maçta seyircilerin uğultusu çıkar M.yıldıza karşı.Ama bazen de inanılmaz oynuyor.Kamananı fazla mı övdük acaba?
Sivas işte bu.Golü erken atamazsa golü de yerse bu takım maçı yüzde 90 çeviremez.
Gs maçına gelince gökmen özdenak gibi bir adam( birde profesyonel futbolcu futbol anlamıyo demiycem ayıp olur).Bağlanıyor kanaltürke ve diyor ki Gs berbat oynadı.Yuh be bütün herkes seni dinliyor.Gs nasıl kötü oynadı.Zaman zaman eski günlerdeki gibi tik tas paslaşmalar vardı.6-7 net pozisyonumuz var verdiğimiz pozisyon sayısı 1 sadece.Ardanın önderliğinde inanılmaz paslaşmalar vardı zaman zaman da Lıncoln Baros yaptı.Arda-Balta-Ayhan paslaşmaları gayet güzeldi.Sadece sorun şu.Bjk ahım şahım oynamadan sonuçöta 3ü 4ü buluyor.Ama Gs bulamıyor.Hem de rakip 10 kişi hem de A.gücünün defansı ligin kötü defanslarından.İşte burda eleştirirsin ama adam çıkıp Gs berbat oynadı diyor.Sadece özeti izleseniz zevk alırsınız paslaşmalardan.(+)

deepman dedi ki...

Tebrikler BJK... Sonuna kadar götüreceğine inanıyorum..

Adsız dedi ki...

Avcı'nın İ.b.b.'si hem ligde kaldı,hem Sivas'ı şampiyonluktan etti.Şimdi Ersun Yanal'ın kurduğu Trabzonspor'da ligi 2. bitirirse tam olacak.Türbülent çöküyor he?

Apaç???

father vic dedi ki...

sivasın lastik yine patladı galiba lig bitmeden..bu kadar 'fizik'le oynarsan son haftalarda sen terketmesen de 'oyun disiplini' terkedebilio seni..ayaklar gitmeyebiliyor..mehmet yıldızın sinirli hareketlerine gelince o siniri ballack ın barca maçının son dadikada ki pozisyonunda hakemi itip kakmasına benzetiorm..maç içinde sadece 'fizik' le oynayınca son dakikalarda beyne kan gitmemesi sonucu sinir ortaya çıkabiliyor işte oyuncu çirkefleşebilio..'pamuk ayaklar' 90 dakika 3 kişiyle sıkıştırılsa da,top oynamasına izin verilmesede,son çare olarak kasten yere düşürülsede sakinliğini koruyup hakkettiklerini son dakikada bile olsa alabiliyorlar..sivasın yenilmesi bu gece hayli mutlu etti beni..tüm sivas camiasında bi musa bi abdurrahmanı severim gerisinden nefret ederim..bu kadar itici bi takımın da 'anadolu ihtilali'ni gerçekleştirmesini istemiorm açıkçası..yapıcaksa bursa yapsın eskişehir yapsın yada yıllar sonra bu sezon trabzon yapsın da futbol devrimini futbol oynamayı 1.sıraya koymayan bi takım yapmasın..hakem hatalarının çokça lehlerine gelişmesine rağmen aleyhteki her hatadan sonra 'bizi şampiyon yapmicaklar' sözlerini söyleyen,biçok anadolu takımının 3 büyüklere karı sarfettikleri eforun yarısını sarfetmelerine rağmen antep yenilgisi sonrası 'iddaası olmayan bi takımın bu kadar mücadele etmesi ilginç'laflarını ortaya atan bi takım şampiyon olmasın mümkünse..i.b.b nin ligde kalma hedefi ve maçın da 19:00 da başlaması herhalde konuşma yüzü bulamamalarına neden olmuştur..ayrıca uğurun üstünde o kadar durduğu ülke puanı durumu bu kadar kritikken şampiyonlar liginde puan alması mucizelere bağlı bi takımı da oraya göndermemiş oluruz..

apaç dedi ki...

moralim çok bozuk, epeydir de bu denli üzülmemiştim; ama gene de birkaç kelam edeyim.

abdullah avcı, bülent uygun gibi bir dahinin takımına 2 tane sallamış, ligde kalma adına önemli bir adım atmış olabilir.

ama bu, abdullah avcı'nın bu ligin en anıksız teknik direktörü olduğu gerçeğini değiştirmez, değiştirmemelidir.

şu kadronun yeri, en kötü 6.lıktır. bakın ilk 10 demiyorum. direkt ilk 6'dır şu futbolcu kadrosunun olması gerektiği yer.

''ersun'un kurduğu takım'' kalıbına da çok gülüyorum. ersun düzen filan kurmamıştır.

rusya'dan gelen parayı, cm'de man. city'i alan taze bir ergen gibi saçmış, piç etmiştir.

o çok beğendiğiniz, muasır futbolun son temsilcisi, neredeyse sivasspor'un bütçesine yakın bir parayla gidip alanzinho şebeğini alırken; karşısındaki adam 50 milyara murat erdoğan'ı almış, alanzinho'nun verdiği katkının 50 mislisini almayı da bilmiştir.

itiraf edin işte, ''bu adam bu kadro ile nasıl bu işleri beceriyor'' psikozu ile geçti bütün sezonunuz. 31 hafta boyunca her pazartesi ayrı bir tırnağınızı yediniz.

türbülentmiş, mavi ekranmış..

yatın uyuyun lan..

apaç dedi ki...

o değil de, 90+küsur da kewell'ı oyuna alarak, kewell'a olması gereken değeri veren büyük kaptan'ı kutluyorm.

ee cesur sıfatı haybeye kazanılmıyor tabii.

aslanım benim.

çağrı dedi ki...

Eşeğe altın semer vursan,eşek yine eşek...

Abdullah Avcı balondur ona kimsenin itirazı yoktur zaten.Bülent Uygun da Sivasspor da çok başarılıdır ama aynı zamanda türbülenttir,komedyadır.

Bülent'e Fenerbahçe uygundur.Olur da bi delilik yapıp getirirlerse takımın başına,eğlence çıkar bize.Yaa kısmet...

Adsız dedi ki...

bu lig de bülenti sevimsiz abdullah hocayı sevimli yapan sadece futbala bakış açıları ile açıklanamaz heralde. biri bir değer yaratmaya çalışırken buna uslubuyla duruşuyla konuşmalarıyla desteklerken, öbürü kendi değerini yok etmeye çalışacak kadar saçmalayabiliyor.
bülentin bu duruşu ve karakteri gerek takımına (mehmet yıldız) gerekse de destekçilerine (apaç) gereksiz sinir ve anlamsız bir öfkeye sebebiyet veriyor.
ayrıca bu lig deki en kötü ve dar kadrolardan biridir İBB nin kadrosu, bu konunun tartışma götüreceğini sanmıyorum, istikrarın dönüşü umuyorumki uzun vadede (belediye ile ilgili sorun yaşamazlarsa) İBB başarılı olacaktır..

apaç dedi ki...

bir turuncu formayla sevimlilik gelmez.

bu oyunu seven, içinde olan herkes nefret eder bu çiğ, omurgasız heriften.

bir de hala bu adamın takımının ligde kalmasını istiyorsunuz.

hakikaten şaka gibi!

apaç dedi ki...

bu arada bülent uygun, fb'nin başına geçerse, 10 yıl üst üste şampiyon olur.

biz de futbol şubesini kapatır, gideriz.

dediydi, deyin diye yazıyorum.

çağrı dedi ki...

dediydi...

apaç peşin peşin dedik.daha yazma şu türbülenti allasen...

father vic dedi ki...

bülent fb nin başına geçerse değil 10 yıl üst üste şampiyon olmak..fenerde 10 maç üst üste t.d olarak çıkamaz sahaya..bülent ne kadar kıl olsa da sivasda büyük işlere imza atmıştır ama ne bi karizması var..ne doğru dürüst 2 laf konuşabilio..yenilikçi olcam die mhk başkanı da oluyor tff başkanı da oluyor..her işe karışıyor..saçmalıyor..büyük takımı kaldırabilcek ya da yıldız oyunculara laf geçirebilcek bi havası da yok..aziz yıldırım hata yapan bi başkan olsada hataların en büyüğünü yapıcaını sanmıorm..ama inşallah yapar da fenerli arkadaşlara karşı +1 kozumuz olmuş olur..gerçi öle bi durumda bnm çevremdeki hiç bi fenerlinin takımlarını destekleyeceklerini de sanmıorm ama neyse..

Genel Sekreter Vak dedi ki...

Bir taraftan sevindim,buygunun odyakmazın badurun sivası kayalara geldi diye...Bir camia her öğesiyle bu kadar antipatik,bu kadar sinirbozucu olur mu?Bir taraftan üzüldüm,şampiyonluğu Sami Yen'de bırakmalarını istiyordum,olmadı.Olsun,şampiyonlar ligini bırakırlar.Beter olsun çirkef camia...

Apaç sende çok sevinme bence Kewell mevzuuna.Bak seneye Schuster'in geldiği kesinleşti gibi,o Schuster Kewell'ı 5-6 milyon'luk teklif gelmedikçe elde tutacaktır,keza Hakan Balta'lar,ilk geldiğinde "Karan'dan kötü" dediğin ama şimdilerde nedense hakkında yazamadığın Baros'lar takımda kalacaktır.Ama Sabri takımda kalır mı,kalırsa 11'e girermi,işte orası soru işareti.

O değil Bülent Uygun bir sene daha şu haftalara şampiyonluk potasında girsin bende Sezer Badur'um.Girerlerse seneye gelir "Beni madara ettiler." diyede yazarım,31.hafta bitti,kenara not ediyorum :).

mrt309 dedi ki...

Bülent Uygun almış Sivasspor gibi bir takımı iki senedir sonuna kadar şampiyonluğu kovalıyor. İki sezondur ligin en değerli teknik direktörü seçilmesi gereken bir adam. Başka ülkede olsa öyle olurdu.

Ama bizde eleştiriliyor. Hakeme ve rakiplere salladığı için, sivri dilli olduğu için. Arkadaş hangimiz hakeme, rakibe sallamıyor ki? Bu ülkedeki futbol düzeni böyle. Her maçtan sonra hakem konuşulur, rakibe çamur atılır. Abdullah Avcı çapsızdır, Ersun Yanal beceriksiz, Terim ise kabadayı. Mourinho gelse Bülent Uygun'a yapılan eleştirilerin aynısını alır. Ne antrenörler geldi şu ülkede tutunamadı. Aragones'le "dede" diye dalga geçtik aylarca. Kimse bana o O'nun lakabı demesin. Herkes "bunak" iması yaptı. Dürüst olalım. Büyük kaptan Bülent yerle yeksan ediliyor her programda.

Neden peki? Nedeni basit. Antrenör en kolay lokma. Hakemle birlikte. Takım kaybetti mi; salla antrenöre yada hakeme. Kimse demez zaten senin kaleci neden böyle formsuzdu, bjk defansı fenerli futbolcuları izledi 5 dk pas yaparken. Ama sonunda herkes sahada gezinen Ernst nasıl oyundan çıkarılır hoca?! diye dert yandı. Çok basit antrenörü harcamak. Zaten bi dolu var. Biri gider öbürü gelir. Senelerdir böyle. Böyle olunca da Alex Fergusonlu Manchester, Wengerli Arsenal, Benitezli Liverpool uzaktan baktığımız süper spor otomobiller gibi gelir bize. Ersun Yanal bile eleştiriliyor, şu ts takımından kovuluyor ya daha söylenecek hiçbirşey yok.

Related Posts with Thumbnails