Türkiye'nin kaleci yetiştirme konusunda çektiği sıkıntıları hepimiz biliyoruz. 20 sene önce gelmiş Rüştü Reçber ve mental problemlerine ve konsantrasyon kaybı sebebiyle ara ara yediği gereksiz gollere rağmen idare edebilen Volkan Demirel hariç milli düzeyde kalecimizin olmaması çok büyük bir sorun, hem kulüpler hem de milli takım adına. Almanya, Fransa, İspanya gibi altyapısı gelişmiş ülkelerde takımların büyük çoğunluğunun kalesinde yerli ve genç kalecilere şans verebilmesi oldukça olağan bir durum ama bizde düzenli olarak forma giyebilen yerli kaleci sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor.
Arzın çok düşük olması talebi aşırı boyutlarda gibi gösterdiğinden yeni yeni parlamaya başlamış kaleciler profosyonel düzeyde yeterli duruma gelmeden büyük kulüplerde kariyerli yabancı kalecilerin arkasında duran yedek haline geliyor bir anda ve gelişimleri tamamen duruyor. Bu döngüyü kırabilen tek kaleci hatırladığım kadarıyla Rüştü'dür. O zamanlar maçlar açık kanalda yayınlanıyordu, düşünün halimizi. Bu problemin yakın vadede çözüleceğini öngörmek fazla rasyonel bir yaklaşım değil belki ancak orta vadede çözüme katkı sağlayacak bir ışık görebiliyoruz bu konuda, altyapısını yurtdışında almış gurbetçi kalecilerimiz.
Sinan Bolat Türkiye doğumlu olmasına rağmen altyapısını Belçika'da almış bir kaleci, şu anda Standard Liege forması giyiyor. Bir ara Türkiye'ye transfer olacağı yolunda haberler gelse de o Genk'ten Liege'e geçiş yapmayı tercih etti. Takımında Ekvadorlu kaleci Espinoza'nın arkasında ikinci kaleci olarak görev yapan Sinan bu sezon 7 kez forma şansı bulmuş. İlerleyen senelerde bu rakamın gittikçe artacağı aşikar. 88 doğumlu Sinan aslında Türk futbolseverlere çok yabancı bir isim değil, özellikle 2-3 sezon önce Football Manager oynayan arkadaşların illa ki dikkatini çekmiştir. Şimdi nasıldır, pekl bilmiyorum. Şu anda yurtdışında profosyonel düzeyde forma giyen en kariyerli gurbetçi kalecimiz Sinan Bolat, yolu da bir şekilde Türkiye'den geçencek gibi gözüküyor.
Deniz Mehmet yeni izleme fırsatı bulabildiğim kalecilerimizden, West Ham United altyapısında görev yapıyor. Ayrıca 17 yaş altı milli takımımızın da kalesini koruyan Deniz geçtiğimiz günlerde grup üçüncüsü olarak elendiğimiz turnuvada da kalemizi korumuştu. Bu jenerasyonumuzda defans hattımız zayıf olduğundan onu bu maçlardaki istatistikleriyle değerlendirmek yanlış olur ancak eksiklerine rağmen bunu kapatabilecek izlenimini verdi bana. 17 yaş bir kaleciyi değerlendirmek için oldukça erken bir yaş, Casillas gibi uçuk örnekleri bir kenara koyarsak 20 yaşından önce bir kalecinin profosyonel düzeydeki meslektaşlarıyla karşılaştırılmaları doğru olmaz. Deniz'de kalecilik yetenekleri var ama gerisini getirip getiremeyeceği tamamen ona bağlı. Biz de takipte olacağız kendisini.
Son olarak değinmek istediğim oyuncu Hakan Duyan ya da İngilizlerin ona seslendiği şekliyle Hakan Burton. İzleme fırsatı bulamasam da gerçekten ilgi çekici bir kariyer başlangıcı var Hakan'ın. 91 doğumlu bir altyapı kalecisi olmasına rağmen Liverpool gibi bir takımın Şampiyonlar Ligi listesinde kendisine yer bulması hala önemli bir referans. Bu konuya blogda değindiğim günden beri birkaç kez milli takımlara davet edilmesi dışında herhangi bir veriye rastlamadım Hakan'la ilgili ancak yeri gelmiş onun ismini anmadan olmazdı. Bilgisi olan arkadaşlar varsa bizi bilgilendirsin. Yurtdışında oynayan ve gelecek vadeden başka yerli kaleci biliyorsanız yorumlara bekliyorum.
Ayrıca Arsenal altyapısında forma giyen 93 doğumlu Yılmaz Aksoy var bu oyuncularımız dışında. Blog okuyucularımızdan Hakan Kahraman'ın Yılmaz'la yaptığı röportajı şurdan okuyabilirsiniz...
14 yorum:
Nikopolidis var Sürmeneli :)
Sinan Bolat geçen hafta sanırım son dakikada bir penaltı kurtaran ve Liege'in şampiyonluk ihtimalinin devamını sağlayan çocuk galiba.
nikopolidis...hayatımda bu kadar boş, kova bir kaleci görmedim. seaman'ın 41 yaşındaki hali bile ondan daha iyiydi:)
Sonları Volkan Ünlü'ye benzemesin.O da Schalke'de 2. kaleciyken, zaman zaman oynarken Y.D müthiş(!) transferleri içerisinde Beşiktaş'a gelip oynamadan gitmişti.Sonra dolandı yine ortalarda.Şimdi Sivas'ta galiba.
Nikopolidis ise en sevdiğim kalecilerden biri.Bize unutamayacağımız bir galibiyet hediye etmişti Yunanistan-Türkiye maçında.Kim yapar böyle kıyak :))
@ kain,
Doğrudur. Son hafta Gent karşısında 1-0 öndelerken uzatma dakikalarındaki penaltıyı kurtarmış, takımı St Liege'nin Anderlecht ile ligi aynı puanda bitirp Jupiler liga şampiyonluğu için play-off maçı oynamasına büyük katkı sağlamıştır Sinan.
sorun kafada bence..küçükken yaptığımız mahalle maçlarında ya da halı saha maçlarında sahaya ayak atılır atılmaz çıkan ses 'kaleye son' olur hepimizin bildiği üzere=))
yada kaleye hep futboldan en az anlayan çocuk geçirilir..
yani ülkemizde kaleciye bakış açısı budur ve o yüzden kimse kaleci olmak istemez..biras geyik olmakla beraber etkisinin olduğunu düşünüyorum açıkçası
@father vic
Selam.Aslında bahsettiğin konu futbolun doğasıdır.Ofansif kabiliyet arttıkça cazibe artar.Her yerde böyledir.Misal dünyanın en iyi kalecisinin aldığı parayla en iyi orta saha oyuncusunun(isimler değişebilir) aldığı para arasında uçurum vardır.Dikkat edersen ofansif yeteneklerin zirve yaptığı bölgedir orta saha.Tam tersi de kalecilik için söylenebilir.
Volkan Demirel'e de verilen şans hiç kimseye verilmedi.FB yönetiminin yabancı kontenjanını kaleciye harcamama takıntısıyla ite kaka milli bi kaleci kazandık.Ufuk'un da aynı şansı bulmasını diliyorum...
Sinan kardesimizi Volkan Demirelin yerinde gormek isteriz :)
Casillas son iki haftadır hatalı goller yiyor eğer türk olup büyük takımlarımızdan birinde oynasaydı sonunu düşünemiyorum.heralde sezon sonu "genç" oyuncu takasında kullanılırdı.
Şimdi galatasarayımız ufuk u alacakmış.Hikayeside 2-3 sezon önce alınan fevziye benzyecek muhtemelen.Üstüne bide işe yaramaz yabancı kalecilere dünyanın parasını verince insan üzülüyor.
ado den haag'da ismail oruç var
http://papazmetin.blogspot.com/2009/05/sinan-bolat-haftann-kahraman.html
Besiktasla anlasmis olabilir Sinan. Gurbetci bir kaleci dediydi Denizli sezon ortasinda. Kim olabilir baska? Yurticinden Bolusporlu Atacan ismi geciyor ama sanmiyorum gerceklessin.
Yilmaz'sa cok saglam bir Besiktasliymis. Daha once dinlemistim kendisini. İnsallah Besiktas'ta gormek nasip olur.
Çözüm basit Uğur.
Türk kaleci antrenörünü yasaklayacaksın. Bu süre zarfında elinde diploması olan adamları doğru dürüst bir müfredat ve formasyonla yeniden eğitip, yurtdışına kursiyer olarak göndereceksin.
Karakucak kalecilik anlayışı ancak o zaman biter. Yoksa gurbetten buraya gelen kaleciler de bir süre sonra bunlara benzeyecekler. Benzetirler.
Sinan Bolat'a adından dolayı bir sevgim var :)
Yorum Gönder