Mesut Özil geçen hafta iyi performansını müthiş bir golle süslemişti Bayern Münih maçında. Bu hafta da Werder Bremen'in 5-4'lük galibiyetinde en büyük paya sahip oyuncuydu, ilk ve son golleri atıp maça damga vuran isim oldu. Schalke 04 kaptırdığına oldukça pişmandır eminim Mesut'u. Aynı pişmanlığı göstermesi gerekenlerden diğeri de bizim milli takım sorumlularımız olsa gerek.
Geçenlerde Çağdaş ve Sinan'la ilgili yazmıştım, bu haftayı ikisi de iyi geçirdi. Sinan Kaloğlu ilk 11'de çıktığı ilk maçta farkı bire indiren golü attı ancak sadece üç dakika sonra takımının 10 kişi kalması belki de kurtarılabilecek bir puandan etti Bochum'u. Çağdaş Atan Cottbus'ta süre almaya devam ediyor, bu hafta deplasmanda Bundesliga'daki ilk galibiyetlerini almayı bildiler. Bu iki oyuncunun gösterdikleri performanslar bireysel kariyerleri açısından olduğu kadar Türkiye çıkışlı oyuncular açısından da önemli. En üst düzeyde mücadele edemeyecek oyuncularımız da yavaş yavaş yurt dışında oynamaya başlamalı, Türk futbol kültürü açısından oldukça önemli bu. Yoksa üç büyüklere kapağı atamayan oyuncular yatış pozisyonunda kalmaya devam eder.
Mevlüt Erdinç gollerine devam ediyor, yine attı golünü. Sochaux'nun beraberliği kurtarmasını sağladı. Ciddi ciddi gol krallığına oynuyor. Takımının durumundan bağımsız olarak piyasasını oldukça genişletti. Sochaux düşse bile kalburüstü Fransız takımları peşinde olacaktır. Tabii üç büyükler de.
Nihat Kahveci uzun bir aradan sonra Villareal'de ilk 11'de maça çıktı. Gerçekten azmine hayranım Nihat'ın, Ekim sonu denilen sakatlıktan Eylül sonu döndü. Avrupada en başarılı Türk oyuncu Tugay Kerimoğlu'yla beraber. Mümkünse 35'ine kadar dönmesin Tugay gibi, hatta becerebiliyorsa menejerlik falan yapsın...
3 yorum:
mesut'un o golleri sadece bundesliga'Da atılır. iki golü de izledim. iddia ediyorum almanya ligi dışında hiçbir ligde vurdurtmazlar o pozisyonda, vursa da kaleci yemez.
dakikada 0,1 gol. ben 5-4'lük skorla biten hentbol maçlarına tanık oldum. bu rakama bir period boyunca ulaşamayan nice nba takımları var.
her hafta çift haneli rakamlarla nihayetlenen maçlara sahne olan, maçlarına under 5,5 açılan lig, majör lig olamaz. almanya isviçre ayarında bir ligdir benim için.
hayır, bir de italya gibi okullarda ders olarak okutulması gereken bir ligle kıyaslayanıyor. şaka gibi.
mevlüt fransa gibi bir ligde, soşhohğ gibi takımda efsanevi işlere imza atmaya devam ediyor. şu anki gol sayısı bile büyük başarı benim için.
lakin beğenmiyorum ben bu çocuğu. hiçbir kalıba sığdıramıyorum. neyi iyi yapar? diye soranlara, verecek cevabım olmuyor çok kez. yaşı genç işte diyor, süre kazanıyorum.
sinan kaloğlu'na tercih etmem mesela. selahattin kınalı, tayfun türkmen, şadi çolak gibi standart forvetler söz konusu olunca da oturur, düşünürüm.
zaten o yüzden çok başarılı, o yüzden çok destansı yaptıkları.
Mesut ile ilgili kimsenin bir pişmanlık duymasına gerek yok adam alman milli takımını seçti, buna saygı duymaktan başka kimsenin elinden birşey gelmez...
Yorum Gönder