Geçtiğimiz sezonun son maçı olan Sivasspor maçına ona veda etmek için gitmiştim arkadaşlarımla. Adı anons edildiğinde avuçlarım patlayana kadar alkışladım ve adını haykırdım diğer Galatasaraylılarla beraber. Galatasaray ve vefa kelimeleri sıklıkla yanyana anılır olumsuz anlamda ama genel kanının aksine hataları olsa da Galatasaray'ın oyuncularına karşı en sorumlu kulüplerden biri olduğunu düşünmüşümdür her zaman. (Bunu daha sonra açarız.) Tugay Kerimoğlu'nun Sami Yen'deki vedasında ise bunu taraftarıyla birlikte yapabilmeyi ilk kez akıl etti yönetim ve görenlerin bir Premier Lig maçı öncesinden sanacağı o güzel görüntüler yaşandı.
Ancak bu güzel veda Galatasaray taraftarında büyük bir beklentiyi de beraberinde getirmiş olacak ki dün yayınlanan röportajındaki bazı detaylar büyük bir çoğunlukta hayal kırıklığı yaratmış. Bunların en başında ısrarlı sorulara rağmen Galatasaraylıyım ya da başka kulüpte görev almam dememesi geliyor. Ancak unutmamalıyız ki Tugay Kerimoğlu'nun burda özellikle vurgulamaya çalıştığı şey Galatasaraylı olmadığı değil, bu işe profosyonel bir meslek olarak baktığıdır. Zaten Tugay Kerimoğlu'nu bulunduğu noktaya getiren de tam olarak bu değil miydi? Tugay'ın Galatasaraylı olduğunu bilmeyen yok zaten, özellikle Galatasaray'da oynadığı dönemde Fenerbahçe'ye transfer olacağı dedikoduları üzerine kapalının önüne gelip "Hiçbir yere gitmiyorum!" diye haykırması dilden dile anlatılır. Harry Kewell transferinde de önemli rol oynamıştı Tugay, Kewell'a Türkiye ve Galatasaray hakkında olumlu referans veren kişiydi. Hatta Kewell'ı kulübe önerenin de o olduğu söyleniyor.
Tüm bunlardan bağımsız olarak üzerinde durmamız gereken bir konu var ki o da taraftardaki bitmek tükenmek bilmeyen bayrak adam yaratma arzusu. Herkesten bir Metin Oktay, bir Gündüz Kılıç olmasını beklemek o kadar yanlış bir beklenti ki bu hem oyuncuları hem de taraftarı baskı altına alıyor ve olması gerekenden daha fazla anlam yüklüyor bu ilişkiye. Halbuki biraz rahat bırakılsa Galatasaray'dan zaten bayrak adamlar çıkacaktır, Galatasaray'ın hiçbir zaman böyle bir problemi olmadı. Olması gerekenden erken ve fazla kişiye bu misyonu yükleyince hayal kırıklıkları da böyle büyük oluyor işte.Tugay Kerimoğlu da bir Metin Oktay olmasın arkadaşlar, bırakın o da Galatasaray'ın yetiştirdiği büyük bir değer olarak kalsın. Bunun için de Tugay'a kızmak da bir o kadar yersiz ve yanlış. Bırakın, bu takımda 11 tane Metin Oktay olmasın, bir kere bile Galatasaraylıyım demese bile gücü tükenene kadar müthiş bir istekle mücadele eden Servet Çetin'ler, Hakan Balta'lar da yer alsın takımda. Milan'da herkes Baresi değildi, Maldini değildi ama bayrak adamların kulübü olarak anılır bugün bile. Türkiye'de bu kültüre sahip en önemli kulüp Galatasaray'dır ve bunu koruyacak duyarlılığa da sahiptir. Tugay Kerimoğlu apayrı bir misyonun bayrak adamı, ona da saygı duyulması ve takdirle karşılaması gerek. Şu yukardaki kareyi bizlere yaşatan adamdır Tugay Kerimoğlu ve özellikle söylemekten kaçınsa da iyi bir Galatasaraylıdır. Benim Tugay'a olan sevgimden, saygımdan eksilen bir şey yok şu röportaj sebebiyle, bence hiçbir Galatasaray taraftarının da olmamalı...
11 yorum:
bir fenerbahçeli olarak yorum yapayım:)
şahsen böyle düşünen bir tugay'ı fenerbahçe'de görmeyi, 2 yıl önce "türkiye'de oynayacağım tek takım galatasaray" tarzında açıklamalar yapan emre'yi görmeye yeğlerim.
Abi gizli reklam yapmışsın gibi olmuş sanki benim bloga :) Şaka bir yana, röportajı henüz okuma fırsatı bulamadım, ama Tugayın Galatasaray markası için önemli bir temsilci olduğunu düşünüyorum. Futbolun beşiği İngiltere'de uzun yıllar oynaması hem Türkiye'nin hem de Galatasarayın reklamını yapmış olmasını sağladı. Ben Tugay'ın Türkiye'de Galatasaray dışı bir kulüpte görev alacağını düşünmüyorum. Tahminen profesyonelliğinden ödün vermemek için öyle konuşmuştur. Bana göre Tugay hem karakteri, hem de futbolculuğuyla saygı duyulması gereken bir adamdır. Belki bir "bayrak adam" değildir ama, "adam gibi adam"dır.
http://bayrakadam.blogspot.com
Futbolumuzdaki birçok şey gibi suni bir unsur bu bayrak adamlık konusu bana göre. Bilmiyorum Tugay Ada'da uzun yıllar aynı takımda kalmayı başaramasa, oradan da aslında oralara has bir şekilde uğurlanmasa buralarda adı ne kadar onurlandırılırdı...
Tugay'da sevdiğimiz, gösterdiğimiz şeyler aslında başkalarına has şeylerin copy/paste edilmesinden fazlası değil. Elin İngilizi öyle ağırlar, sayar, uğurlar bizde böyle şeyler yok kimse kendini kandırmasın.
Tugay'da sahiplendiğimiz yada onda bulduğumuz şeyin GS'de yetişmesi, uzun süre oynaması ile bağdaştırmamak lazım bence. Çünkü işin GS bölümü yemeğin yanındaki garnitürden fazlası olamaz.
http://www.maraton.com.tr/news.php?news_id=83941 galatasaraylı deilim diyor acıkca tabiki röportaj dogru ise
pclion bi ilgilenirsen sevinirim bu konuyla
Tunç, röportaj diye bahsettiğim oydu zaten. Baştan link vermeyi unuttum, sonra da düzenlemedim. Ben ordaki vurgusunun hala işine profosyonel baktığı, bu işi yaptığı sürece kimsenin tarafında olmayacağı üzerine olduğunu düşünüyorum.
benim salaklığım link veya yazar ismi verilmeyince anlamamıştım keşke yayınlamasaydın yorumu:D
kafa şişirdim kusura bakma..
hiçbiryere gitmiyorum demedi :) önümüze gelip önce tribünleri sonra sahayı gösterip " burada doğdum, burada öleceğim" demişti. Ara bir detay olarak yazayım istedim. Hey gidi günler, yaşlanıyoruz valla :)
Röportaj içinse Tugay galatasaraylıdır elbette, tabi ki şu an profesyonel bir konumda iş yapan biri olarak böyle düşünmesi, ifade etmesi normal. Sonuçta Arda içinde söyledikleri doğru nerede iyi hissedecekse kendini maddi manevi orada oynamalı diyor. Zaten şu anda Arda'nın da yaptığı bu değil mi? Tribünden birinin takımıyla sahada olmasından daha büyük bir haz olabilir mi? E olmadığı için de zaten bir sıkıntı yok ..
Güzel bir yazı yazmışsın eline sağlık :)
@Telif Hakkı
Nerde rahat edecekse orda oynasın der tabiki ama fenerbahce'ye gidip orda manevi biçimde rahat olması olanagı var mı ki?
Açıkca beşiktaşlıyım da derim fenerliyim de derim diyor ben yakıştıramadım eger adı "profesyonel"likse..
Konuyla alakasız olacak ama ilk fotoğraftaki forma şahaneymiş. Gsstore'da satılsa keşke, nostalji ürün olarak.
her ülke için bayrak şeref namus simgesi
bizim de böyle büyük bayrak direklerimiz ve bayraklarımız olmalı
özellikle turistik yerlerde devasa bayrak direkleri ve bayraklar dikmemiz lazım.
Yorum Gönder