Galatasaray ayağına kadar gelen fırsatı tepmedi ve ezeli rakiplerinin puan bıraktığı haftayı boş geçmedi. Antep'in orta sahada eksiklerinin olduğunu da düşünürsek beklenmedik bir skor demek yanlış olur, her ne kadar Melih Şendil şok bir skor olduğunu iddia etse de...
Oldukça iyi bir başlangıçla 2-0 oldu skor, bu tempo ilk yarım saat devam etti. Ama Galatasaray'da baş gösteren isteksizlik, oyunu bırakma özelliği tekrar baş gösterdi. Bunun sebebinin ofansif orta sahaların egemen olduğu bir oyun stilini benimsemesi olduğunu düşünüyorum artık. Arda-Kewell-Lincoln üçlüsü iştahlı ve verimli olduğu zaman Galatasaray üst düzey bir Avrupa takımı gibi hücum ediyor ama onlar oyundan düştüğü anda Galatasaray savunma yapmasını bilmeyen, top ayağına geldiği zaman kontra atak yapacak enerjiyi bile bulamayan bir hüvviyete bürünüveriyor hemen. Bu geçiş o kadar ani oluyor ki insan maç içinde aynı takımı izlediğinden emin olamıyor.
Bununla ilgili genel anlamda Skibbe'yi sorumlu olarak görüyordum ama ofansif orta saha düzeninden ayrıldığı anda Galatasaray'ın düştüğü durumu gördüğümden onun da çok fazla bir seçeneği olduğunu sanmıyorum. Tek yapabileceği takım oyundan düştüğü zaman Barış Özbek, Mehmet Topal gibi yüksek enerjili adamlarla orta saha üstünlüğünü göbekten ele geçirmek olabilir ama bu opsiyonları da kullanması şimdilik mümkün değil. O yüzden Skibbe hakkındaki esas kararımı Aralık sonrasına bırakma kararı aldım.
Harry Kewell bu takımın en tekniği, en hızlısı, en bitiricisi değil ama hepsini bir arada bulunduran ve bunu doğru karar verme yetisiyle en etkili kullananı olduğunu bugün bir kez daha gördük. Ancak sağ tarafa geçtiğinde yine keskin bir düşüş yaşadı. Benfica ve Fenerbahçe maçları öncesi sakatlanması ise çok büyük talihsizlik oldu Galatasaray adına, umarım kısa sürede dönecektir sahalara.
Hakem Halis Özkahya formda değildi bugün pek, Arda'nın indirilmesini ve geri pası süzemedi. Ayrıca ince bir pozisyon da olsa Galatasaray'ın 3. golünde Ümit Karan'ın ofsaytını unutmamak gerekli. Bir de aktif alanda olmayan bir Gaziantepli oyuncu için yanlış ofsayt bayrağı kalkmıştı ilk yarı.
Daddy Cool'un en sonunda tribünler tarafından benimsenmesi ise maçın magazinsel yönü. Harry Kewell'ın tezahüratıydı İngiltere'de, Galatasaray tribünleri aracılığıyla kısa sürede Türkiye'de sıkça kullanılan tezahüratlardan biri olacağı kesin gibi. Yine bilindik "sen getirdin, ben götürdüm, ben söyledim" tartışmalarına hazırlıklı olmak lazım. Bir de Elvan'ın Galatasaray tribünlerini selamlaması vardı not düşülmesi gereken. Seviyoruz seni küçük kız...
5 yorum:
Abi Kewell,Fenerbahçe maçında oynayamayacak mı?
Benfica maçında çok büyük ihtimalle yok, Fenerbahçe maçı belli değil dediler Kewell için...
Ne bu şanssızlığımız ya her derbi öncesi takımın yıldızı güme gidiyor...
Daddy Cool tezahüratın eski açıkta biz başlattık. bütün stada yayılınca çok güzel oldu ya:D
Olm Türker, hani bana diyodun ya sen başlatmadın diye, noldu? :)
Yorum Gönder