Derbi heyecanını yaşatan bir maç oynandı Kadıköy'de. İki takım da pozisyon buldu, akıl almaz goller kaçtı, akıl almaz goller de oldu. Kalecilerin iki asisti var desek yanlış olmaz, böylesine ilginç pozisyonlar vardı. Derbilerin golcüsü Selçuk yine bir kornerde attı golünü.
Fenerbahçe klasik düzeninden farklı olarak iki ön liberonun birinden vazgeçip Kazım-Deivid ikilisiyle başladı maça. Beşiktaş ise Tello'nun yokluğunda kanatlarda Ekrem-Serdar Özkan ikilisini Nobre'nin yanına sarkıtarak pozisyon bulmayı planlıyordu. Maç öncesi planını sahaya daha iyi yansıtan takım Beşiktaş oldu. Delgado yüksek bir yüzdeyle pas yapmasının yanı sıra bu topları çoğunlukla dikine ve etkili olarak kullanınca Beşiktaş kanatlardan Ekrem ve Serdar'la etkili akınlar geliştirdi. Fenerbahçe ise Kadıköy geleneğini bozmayıp oyunun kontrolü rakip takımdayken golünü atarak öne geçmesini bildi. Selçuk ne yapıp edip atıyor golü derbilerde, Fenerbahçe taraftarıyla arası biraz limoni olan Selçuk için önemli goller bunlar.
Gol sonrası oyunun seyri pek değişmedi aslında. Oyun dengede olsa da atakları yapan taraf yine Beşiktaş'tı. Ancak gol pek beklenmeyecek bir biçimde Rüştü'nün kendi kalesine yakın bölgeden kullandığı serbest vuruşla geldi. Müdahele edilemeyen top sol açıkta Ekrem'e kadar geldi. O da Nobre'yi gördü, skor da dengeye geldi. En az bunun kadar garip bir golü ise Fenerbahçe attı. Bu sefer Volkan'ın Güiza'ya şişirdiği topa kimse müdahele edemeyince topu önünde bulan Güiza şık bir aşırtma vuruşla topu ağlara yolladı. Güiza'nın maç içinde becerikli olduğu tek pozisyondu diyebiliriz bunun için.
Beşiktaş oyunu domine eden taraftı, ikinci yarı da dahil ancak daha net pozisyonları bulan taraf Fenerbahçe idi. Güiza akıl almaz goller kaçırdı hakikaten, inanılır gibi değil. Komik pozisyonların yer aldığı klipler yapılır zaman zaman, o videolarda yer alabilecek en az iki pozisyonu vardı Güiza'nın. Hele Roberto Carlos'un yaptığı mükemmel ortada topu kaleye ittirememesine diyecek söz yok. Bunu Hakan Şükür falan yapsa aylarca konuşulurdu muhtemelen. Fotoğraf da Güiza'nın o golü kaçırdıktan sonraki hali.
Mustafa Denizli'ye skor üstünden giydirenler olabilir medyada, çok takılmamak lazım. Kanatlar müthiş iş yaptı bugün Beşiktaş'ta, bir derbi deplasmanı için ortalamanın üstünde bir ofansif oyun çıkardılar. Maçın büyük bölümünü 10 kişi oynadığını da unutmamak gerekir -ki bana göre oldukça ucuz bir kırmızı kart oldu-, oyuncu değişikliklerinin gecikmesini de bu yüzden normal karşılıyorum.
Öyle ya da böyle, iki derbiyi kazanarak tekrar potaya girmeyi başardı Fenerbahçe. Galatasaray'ın muhtemel bir galibiyetinde 25-24-23 gibi bir tablo ortaya çıkacak. Bu da ikinci devreye hiçbir takım kopmadan adım atacak demek. Şampiyonluk barajı da gittikçe aşağıya düşüyor, bu da Trabzonspor, Sivasspor gibi büyük maçlar dışında iyi puan toplayan takımlar için iyi bir şans demek. En az 5 takımlı bir şampiyonluk yarışı izleyebiliriz, kalite olarak olmasa da çekişme olarak iyi bir lig izleyeceğiz gibi duruyor...
1 yorum:
Bayağı zıt fikirlerimiz olmuş abi maç konusunda, futbolun güzelliği bu belki de. Birinin siyah gördüğüne diğeri beyaz diyebiliyor (BJK lilerin yarasını deşer gibi oldu ama :) )
Yorum Gönder