Ligin hayal kırıklıklarına değinmiştik Galatasaray ve Fenerbahçe başta olmak üzere, şimdi bardağın dolu tarafına bakma zamanı. Trabzon'un dönüşünü, Bursaspor'un çıkışını, Gaziantepspor'un doğru yabancı tercihlerine değinmek istedim bu sefer.
Trabzonspor'u yıllardır felaket başladığı sezonlardan hatırlar olmuştuk artık. Hafızamı zorladığımda iyi oynadıkları dönemleri hatırlamaya çalıştığımda 96'da Fenerbahçe'ye kaybettikleri şampiyonluğu ve Gökdeniz-Fatih Tekke ikilisinin en iyi çalıştığı sezon olan 2005'te Galatasaray'ın Gençlerbirliği, Fenerbahçe'nin Ankaragücü'ne yenildiği o meşhur 32. haftada aradan sıyrılıp 2.liği hatırlıyorum sadece. Trabzonspor'un şaşalı günlerini görebilmiş değilim.
Ancak görebilmemiz için artık bir umut var. Trabzonspor tekrar aktif futbol piyasasına döndü, bu işin rakiplerinin almak istemedikleri adamlarla değil, rakiplerinde oynayabilecek kalitede oyuncuları kadroya katmakla olacağını anlamışlar gözüküyor. Selçuk İnan bence bu yeni politikanın en somut örneği. Ceyhun Gülselam, Gökhan Ünal ve Giray Kaçar gibi milli takım havuzunda yer alan birçok yerli oyuncuyu da aldılar. Bu oyuncuların hepsi üç büyüklerde oynayabilecek, rotasyona girebilecek kapasitede adamlar. Yabancı transferinde de isabet sağladılar; Song, Cale, Colman ve Promise. Özellikle Song genç defans oyuncularını arkadan yönetmede, liderlik vasıflarını doğru kullanmada çok başarılı bir oyuncu. Hala üst düzey futbol oynayabilir en az iki sene.
Birkaç hamleyle düzelmeyecek tabi her şey, sonuçta üç büyüklerin yarışma kültürleriyle başa çıkabilmek için iyi bir transfer döneminden fazlasına ihtiyaç var. Ama günümüz futboluna en uygun hamlelerden birini Gökdeniz'i pazarlayıp bu parayla doğru bir ekip kurmakla yaptı Trabzonspor, bence taraftar da bu yürüyüşün arkasındaki itici güç olmalı. Trabzon bir gün gerçek anlamda geri dönecekse bu şekilde olacak ancak...
Bursaspor ligin en çok dikkat çeken ekibi oldu bana göre. Genç oyuncularıyla, kendine has taraftarlarıyla ligin kültürüne en fazla katkı yapan ekiplerden biriydi zaten Bursaspor. Şimdi bunların yanına başarılı bir lig başlangıcını da eklediler. Beni daha çok ilgilendiren genç oyuncuları tabii ki. Sercan Yıldırım'dan detaylı olarak bahsetmiştim, zaten ligin gol kralı adaylarından şu anda. 18 yaşında Türkiye gibi tutucu bir ülkede çıkış yapmak hiç kolay değil. Arkasını getirecektir diye umuyorum.
Bir de Yusuf Şimşek faktörü var. Takıma yeni katılmasına rağmen liderliğiyle, oyunu yönetmesiyle kendini kısa sürede kabul ettirmişe benziyor. Bu ligin gördüğü en iyi ofansif orta sahalardandı Yusuf Şimşek, böyle bir oyuncunun kendi meziyetlerinin farkına 30'undan sonra varması ne acı!
Bir de stad projesi var Bursa'nın yılan hikayesine dönen. Fenerbahçe modelini benimseyeceklerini açıklamış yöneticiler. Ancak finansmanı nasıl sağlayacaklar, orası meçhul. Bu takımın bir stada ihtiyacı olduğu açık ama ne zaman gerçekleşir, tam bir muamma.
Ligin 'geri dönen' ekiplerinden birisi de Gaziantepspor. Seneler önce UEFA Kupasında Roma'yla oynadıkları maçtan beri gittikçe sıradanlaşan bir görüntü içindeydi Antep, sonunda dibi bulmuş olacaklar ki bu sene iyi bir çıkış yakaladılar. Rodrigo Tabata. Yılın en iyi yabancı transferlerinden bana göre, ofansif yönü kuvvetli bir oyuncu. Bunun yanında Murat Ceylan ve Ahmet Arı gibi iki genç yeteneği piyasaya sürmeye hazırlanıyorlar. İbrahim Toraman'dan bu yana kaliteli bir yerli oyuncu çıkaramamıştı Gaziantepspor, Murat ve Ahmet bu konudaki kısırlığa bir son verebilir.
İki gün önce stad projesi açıklayan takımlardan biriydi Gaziantepspor. 30,000 kişilik bir stad planlıyorlar ve yapımına gelecek sene başlanacağını söylüyor Gaziantepspor yönetimi. Türkiye'de yaplancak olası organizasyonlardan Euro 2016'da Kayserispor'la beraber bir gruba ev sahipliği yapacak kent olabilir Gaziantep. Umarım iyi bir stad ortaya çıkarabilirler.
0 yorum:
Yorum Gönder