Bu sezon Türkiye Ligi için yapılacak ihaleyle ilgili özellikle TRT cephesinden açıklamalar geledursun, el oğlu almış yürümüş vaziyette. İngiltere yayın haklarını pazarlama konusunda sadece bizi değil, diğer Avrupa liglerini de solladı tabii ama ortadaki rakamların korkutuculuğunu değiştirmiyor bu. Singapur'da yayın yapan bir kablo operatörü olan SingTel, Premier Ligin ülkedeki yayın hakları için yılda tam 62 milyon euro ödemeyi kabul ederek bu alanda yeni bir rekora imza attı. Malezya'daki yayın hakları için de 52 milyon euro alıyor Premier Lig, gerçekten dudak uçuklatan rakamlar. Premier Ligin yurtdışı yayın hakları gelirlerinin toplamı bu anlaşmayla beraber 280 milyon euroya ulaşmış durumda. Bu bedel beş büyük lig dışındaki bütün liglerin toplam yayın gelirlerinden daha fazla. Bizi geçtim, diğer dört büyük lig olan La Liga, Serie A, Bundesliga ve Ligue 1 dahi Premier Lig'le yarışamıyor bu alanda. Fransa'nın yurtdışı yayın gelirleri 20 milyon euroymuş toplamda, düşünün artık.
Aradaki uçurum açılıyor klişesine girmek dahi bizim açımızdan komik olacak zira Türkiye Ligi maçlarını yurtdışında yayınlayan kanal sayısı geçtiğimiz sezon sadece ikiydi, bu sene Rijkaard'ın gelişi sonrası Canal + da eklendi sanırım. Bu konuyu birkaç kez yazmıştım, tekrara girmek istemem ama gelir olsun olmasın, bu yurtdışında yayın konusunu bir an önce çözmesi gerek ligi gerçek anlamda bir yerlere getirmek istiyorsak, bunda yeni ihale sürecini yönetecek olan federasyona da ciddi bir sorumluluk düşüyor. İnsanlar farkında olmadıkları bir lig için para ödemez zaten, bu insanların gökten gelmesini bekliyorsak daha çok bekleyeceğiz gibi duruyor zira.
Yayın ihalesine değinmişken girişte söylediğim açıklamayı biraz daha açmak gerek. TRT'nin yeni yayın ihalesi konusundaki tavrını ve ciddiyetini yazmıştım birkaç ay önce ancak işin yayın ihalesini almaya hazırlanmaktan ziyade yayını şifresiz yapıp seçimler öncesi iktidarı hoş gösterme girişimi olduğu okunabiliyor artık TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin'in açıklamalarından sonra. Arjantin'de yayıncı bulunamaması sonrası devletin bu işi üstlenmesi bir model olarak ortaya konmuş ancak ortada sermayeyi karşılayabilecek kuruluşlar varken devletin bu yükün altına girmesi fazlasıyla saçma. Telekom-TRT ortaklığı dahi belli koşullar sağlandığında piyasanın düzenini bozmayan bir alternatif olabilirdi ancak tek başına TRT'nin ihaleye hazırlanıyor olması fazlasıyla absürd bir durum. Bunun gençleri kötü alışkanlıklardan uzaklaştıracağının düşünülmesi de ayrı bir komedi tabii, o topa fazla girmeyelim biz yine de. Bakalım önümüzdeki dönemde bu konuyla ilgili hangi gelişmeleri izleyeceğiz? Şimdilik biraz yukarda görebildiğimiz İngiltere Premier Lig tablosuna bakıp iç geçirmekle yetinelim...
4 yorum:
Maçlar açık verilsin gider oy bile veririm iktidar partisine aga.Telekom yokmuymuş işin içinde?
Singapur, Malezya ve hele hele de Hong Kong da paraları bu kadar uçuran nedir ki acaba? Premier Ligi'n oraların milli ligi haline gelmesinden başka açıklaması yoktur herhalde.
şu premier lig'i açık kanallardan biri alsın artık yahu.
aslında bu konu üzerine (hem ihale süreci hem de ligin genel olarak dünyaya açılması) söyleyecek çok şeyim var. biraz daha yaklaşsın ihale elbet konusu açılır.
sadece TRT'nin alması yasal süreçlere takılabilir uyarısını yapayım.
Yorum Gönder