Türkiye'nin kaderi geçtiğimiz elemelerde olduğu gibi yine birebir rakibimizle deplasmanda yapacağımız maça bağlı. Geçtiğimiz elemelerde de bin dereden su getirip gidebilmiştik Euro 2008'e, şu stresi yaşamadan bir şeyleri becerebilmeyi ne zaman öğreneceğiz acaba? Aşkla beklediğim o güne kadar sinir-stres-gerilim üçgeninde final maçları izlemeye devam edeceğiz malesef.
Önümüzde de bence o finallerin en büyüğü ve zorlusu var. Bir kere Bosna Hersek temelli bir şekilde yükselen, oyuncuların iki sezondur gösterdiği büyük yükselişle beraber kendini bir üst seviyeye atmış görünüyor. Özellikle ön tarafa bakınca bizden eksiği olmayan, hatta bazı yönleriyle fazlası olan bir takım görüyoruz. Pazartesi günü yaptığımız Yenilsen de Yensen de'nin konuğu sevgili Dirim Özkan'dı ve bize Bosna'nın yapısı hakkında çok önemli bilgiler verdi, son durumu paylaştı. Anlattıklarından yola çıkarsak bu maça gerçekten ciddi şekilde hazırlanmışlar ve Türkiye'ye yakın olduklarından bizim eksiklerimizi de iyi analiz etmişler. Bosna'nın teknik direktörü Çiro'nun açıklamalarını da bu yönde okumak gerekiyor. Bizi bu kadar iyi tanıyan ve saygı duyan bir ekiple oynamak bence önemli bir dezavantaj.
Bosna'da takımın en önemli oyuncularından biri olan, Nürnberg küme düşünce hiçbir Türk takımının talip olmamasını bir türlü anlayamadığım Misimoviç yok, bu açıdan fazlasıyla şanslıyız. Edin Dzeko ve Ibiseviç, Bundesliga patentli oyuncular olarak forvet hattını sürükleyecek isimler gibi gözüküyor kağıt üstünde, bu ikilinin performansına sekte vurabilmek bu akşamın belirleyici unsurlarından biri olacak. Bosna'nın arka dörtlüsü ön bölge kadar kaliteli değil, yine de birbirine alışkın isimler. Nadareviç ismi tanıdık orda da, ligimizden Avrupa elemelerine katılan ender yabancı oyunculardan biri Eskişehirspor'un stoperi.
Bizim ilk 11'imize bakarsak Estonya kadrosundan iki eksik olduğunu görüyoruz. Birisi Sercan, diğeri Kazım. Gökhan Zan'ın sakatlığı sonrası Önder'in oynaması da allahın emri zaten. Semih-Sercan tercihi biraz kafaları karıştırabilir ancak Fatih Terim'in Semih'i topu ön alanda daha fazla tutmak için tercih ettiğini düşünüyorum ben, çok da yargılamamak lazım böyle kararları. Sercan Yıldırım bu maçta ortalama bir performans sergilese bile bunun milli takım geleceğine doğrudan etkisi olacaktı, ilk 11 başlamadan kenardan gelmesi onun üzerindeki stresi de azaltır. Forvet oynamak gerçekten farklıdır, baskısı da apayrıdır. Semih Şentürk bu baskıyı kaldırabilecek bir isim kağıt üstünde, umarım sahadaki performansı da buna paralel olur.
Sabri-Kazım değişikliği ise çok yerinde bir karar olmuş. Sabri son yılların en formda dönemlerinden birini geçiriyor. Milli takım havuzunda sıkça yer bulan bir oyuncudan bu dönemde faydalanmamak fazlasıyla ironik duruyordu, Kazım'ın etkisiz performansından sonra onun ilk 11'e girmesi şaşırtıcı olmamalı. Sağ tarafı da takımlarında sağ bek oynayan, çabuk ve işin hücum yönünü düşünen oyunculardan kurmanın takım üzerinde nasıl bir etki bırakacağını merakla bekliyorum.
Zenitsa'daki Bilino Polje stadyumunda hiç kaybetmemiş bugüne kadar Bosna Hersek, bu uğuru bozmak zorundayız bu gece. Çok mantıklı bir analiz olmayacak belki ama kazanacağımızı, bu maçta o konsantrasyonu ortaya koyabileceğimizi düşünüyorum ben. Maçın gelişimine göre rahatlıkla yenilebiliriz de, o ayrı ancak takımdaki motivasyonu hissediyorum ben. "Aslanlarım, kaplanlarım"dan ziyade "Biz bunu daha önce yaptık." hissi var takımda ki bu özgüven bana göre başarının anahtarlarından biri. Umarım istediğimiz gibi gelişir maç. Beklemedeyiz...
6 yorum:
sabri arkada, gökhan önde daha iyi olur bence. onun dışında kadro olabileceklerin en iyisi.
imparatore hazretleri istediği kadar biz zor maçların takımıyız dessin, bu sefer sıçrayamayacağız.
Bizi her ne kadar iyi analiz etseler de, o kadar sistemsiz ve yerine göre 'dengesiz' bir takımız ki ne zaman ne yapacağımız belli olmuyor.
Gene de umutlanmamak lazım zira ben Belçika deplasmanını buradan zor görüyorum.
Buradan çıksak bile, orada işimiz çok zor.
önder kararıyla birlikte görmüş bulunduk ki esasında fasulyeymiş ibrahim kaş.milli takımı oyuncağı haline getiren bay gereksizin son maçı olur inşallah.kalbim bosna ile!
misimovic konusunda çok doğru söylüyorsun uğur..rahatlıkla türkiye'ye getirrilebilecek bir adamdı..
Misimovic en korktuğum isimdi.Olmayacağı belli miydi ? Yoksa 2 gün içinde mi netleşti ? Bütün olumsuz düşüncelerimi Misimovic'i düşünerek yapmıştım.
Yorum Gönder