3-4 ayda bir hortlayan ve acayip bir gelişmeymiş gibi medyaya düşen, mantığını çözemediğim bir sıralama IFFHS'nin yaptığı. İşin ilginç tarafı bu sıralama FIFA tarafından da onaylanmaktaymış. FIFA'nın kulüplerle ilgili bir sıralamaya niye onay verdiğini anlayamamakla beraber bir derece resmiyet kazandırıyor. Bir kere kriterleri çok basit ve havada kalıyor, bu kadar değişken bir sıralamanın güvenilirliğine ben inanmıyorum açıkçası. Bugünkü sıralamada Galatasaray 11. iken okuduğum bir önceki haberde ilk 50'ye zor giriyordu mesela. Fenerbahçe de o haberde ilk 30'dayken şimdi 40. sıraya gerilemiş. Bu kadar ani yükseliş ve düşüşlerin olduğu ve bence kriterleri yeterli olmayan bu sıralama fazlasıyla ciddiye alınıyor.
Kriterler demişken IFFHS'nin sitesine girip bu puanlamayı neye göre yaptıklarına bir göz attım. En detaylı veri aşağıdaki ve bu puanlama sanırım son bir sezon için düzenleniyor.
UEFA: Champions League: 14 - 7 - 0 points for win - draw - defeat
UEFA Cup: 12 - 6 - 0 points for win - draw - defeat
Copa Libertadores: 14 - 7 - 0 points for win - draw - defeat
Copa Sudamericana: 12 - 6 - 0 points for win - draw - defeat
CAF: Champions League: 9 - 4.5 - 0 points for win - draw - defeat
CAF Cup: 7 - 3.5 - 0 points for win - draw - defeat
AFC: Champions League: 9 - 4.5 - 0 points for win - draw - defeat
AFC Cup: 7 - 3.5 - 0 points for win - draw - defeat
CONCACAF Champions League: 9 - 4.5 - 0 points for win - draw - defeat
FIFA Club World Cup: 14 - 7 - 0 (finals: 21 - 10,5 - 0) points for win - draw - defeat
Görüldüğü üzere Dünya üzerindeki uluslararası turnuvalara gelişi güzel puanlar biçilmiş ve zorluk derecesi belirlenmemiş. Şampiyonlar Ligi elemesi de final maçı da aynı puanda, keza Libertadores ile Şampiyonlar Ligi aynı puan bareminde yer alıyor. Farklı zamanlarda oynanan bu kupaların aynı kefeye konulması da biraz garip açıkçası. Sıralamalar, puanlamalar eğlencelidir, benim bu konulara ilgimi de biliyorsunuz ancak ben hiçbir zaman güvenli bulmadım bu sıralamayı. Benim için bu listedeki birincilik değil UEFA sıralamasında iki sene üst üste alınmış on yedincilik çok daha değerli ve kıymetlidir.
Bunu niye bugün yazıyorsun derseniz de Galatasaray önde olduğu için derim. Bını defalarca dile getirmiş olsam da söz uçar yazı kalır. Bir gün yine başkası öne geçer de ben bu fikrimi dile getirirsem "Vay efendim, Galatasaray önde olsa böyle demezdin" diyecekler için arşivde bulunsun istedim. Galatasaray'ın geçtiğimiz sezonki Avrupa kupalarındaki yükselişini onaylayacak sıralama bence IFFHS değil, UEFA sıralamasıdır.
10 yorum:
Merhaba,
Bu garip listenin ülkemiz futboluna çok derin bir şekilde girmesi Galatasaray yüzünden olmuştu. Şu meşhur 2000 yılı üst düzey performansının IFFHS'de Galatasaray'ı birinciliğe kadar yükseltmesi ile Türk basını, taraftarı bundan nasibini aldı. Futbol tekerlemelerimizde o kadar komik ve anlamsız şeyler varken dünya basınında yayınlanan bir sıralamanın ülkemiz sınırlarında Dünya Kupası kazanılmış gibi dikkate alınması şaşırılacak bir şey değil.
Bilindiği üzere günümüzde ülkemiz futbolu renklerim ayırımı tabanlı. Medyasından yöneticisine kadar. Medyası ve yöneticisi bu kadar uç dallarda olan kulüplerin taraftarlarının ondan aşağı kalacak halleri yoktu. Tabirim için kusura bakmayın ama artık aslolan renkler arasında sidik yarışına dönüşmüş vaziyette. Uzun uzun bu hastalığımızı anlatmama bile gerek yok. Hal böyle olunca bu sıralamada en tepelere çıkan renge aşık olanlar haliyle diğer renklere karşı havasını atacaktır.
Bundan 9 yıl önce Sarı - Kırmızı renkler en tepedeydi. Bir çok Galatasaray hayranı için bu inanılmaz bir şeydi. Sarı - laciverte ve siyah - beyaza havasını basmalıydı. O esnada Fenerbahçe ve Beşiktaş için bu sıralama dikkate bile alınmaması gereken bir fuzulilikti. Ardından Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek finale kadar çıkınca onlar için fuzulilik olan bir tabloda Türk takımları arasında en tepede olan kendileri olunca bir anda dikkate alınması gereken bir tablo haline geldi. Bu sefer de diğer renklerin taraftarları bunu fuzuli görmeye başladılar. :)
Peki o halde dikkate alınması gereken şey nedir? Sadece UEFA sıralamasındaki yerimiz mi? Peki kendi yerel ligimizdeki başarılar ve diğer kupalardaki başarılar nasıl değerlendirilecektir? UEFA sıralaması da adı üstünde Avrupa'da oynanan maçlardan 5 yıllık bir seyir defteri gibi.
Aslında resmi maç olmak kaydıyla yurtiçi ve yurtdışı arenasında oynanan tüm maçlardan yola çıkarak oldukça mantıklı bir puanlamalar tablosu çıkarmak ilginç olurdu ki, bu da çok müşkül bir istatistik zorluk olsa gerek.
ben asil Uefa nin siralamasinida dogru bulmuyorum..
bildigim kadarila UEFA CUP ve CL icin ayni puan aliniyordu..
Donetsk´e bakin mesalla.. Barcanin önünde..ama yine Uefa kupasinda oynuyor..(avrupa liginde yane..)
www.yesilortam.blogspot.com
IFFHS'nin sıralamasının her ne kadar 2001 yılında elde ettiğimiz birincilik dolayısıyla hemen her Galatasaraylının nazarında önemli bir yeri var ben dahil. Ancak bu, bu sıralamanın çok da gerçekçi olmadığının önüne geçmemeli. Yoksa son bir yılda Avrupa'da çeyrek finale kalamamış, şampiyon olmayı bırakalım ligde rezil olmuş bir Galatasaray'ın Bayern Münih'in önünde olmaması gerekirdi. UEFA sıralaması için de hazırlanışını puanlarını tartışırız o başka. Ama asıl önemli olan o. Ona göre seribaşı oluyorsunuz veya Shakhtar ile eşleşip eleniyorsunuz. Ona göre torba atlıyorsunuz. Bunlar göz ardı edilemeyecek olaylar.
Bu IFFHS ciddiye alınmaya değmeyecek şaçma sapan bir sıralamadır. IFFHS'in bu listeleri 90 sonlarında 2000 başlarında haber olmaya, dikkat toplamaya başlayınca FIFA ve UEFA bu listelerin herhangi bir değeri olmadığıyla ilgili açıklamalar yapmıştı. Ben FIFA'nın bu listeleri onayladığını bilmiyordum. Bir noktada anlaşılmış demek ki ben atlamışım. Avrupa genelinde ciddiye bile alınmaz bu IFFHS listelerl.
Her ne kadar kötü sıralama olduğunu söylesenizde dünya sıralamsında 11. olmak bir başarıdır bence..
Başlığı, "IFFHS Sıralamaları Üzerine" değil de, "IFFHS Sallamaları Üzerine" okumuşum. Öyle olsa ne kadar gerçekçi olurdu aslında :)
Saçma olmak veya mantıklı olmak tamamen kritere dayalıdır ve senin ona nasıl baktığınla ilgilidir. Adamların kriterleri matematiksel gerçeklerdir. Sen onu futbolun mantığına göre yorumlarsın.
Kriterlerine bakıyoruz:
Evet bir puanlama stili geliştirmişler ama dandik ön elemeyi de normal grup maçı da aynı kefeye koymuşlar. Maç ortalaması alınmadığı için Galatasaray'ın çok ön eleme oynaması bir avantaj sağlamış.
Yani bunlar biraz akla yatkın şekilde ayarlanırsa ve son bir yılın değerlendirildiği göz önüne alınırsa takımların form olarak ne durumda olduklarını öğrenebileceğimiz bir liste olacaktır.
Yani bu eksik özelliklerine rağmen ben şu listeye bakınca güney amerika da estudiantes iyi gidiyormuş diyorum bakıyorum geçen yıl copa libertadores'i almış apertura ve clasura'yı da iyi sıralarda bitirmiş. aynı şekilde hamburg ne yapmış uefa'da yarı final oynamış, almanya kupası'nda yine yarı final oynamış. ligde de şampiyonluğu kovalamış.
hakikaten de son bir yılda başarılı takımlar bunlar. puanlamanın eksikleri galatasaray'a yaramış evet ama genel bir fikir/form durumu hakkında bilgi veriyor işte.
Evet UEFA sıralaması çok daha önemli ama o da Avrupa kupaları sıralamasıdır. Gerçek kulüp sıralaması değildir o. Yoksa ne işimiz var bizim Middlesboro'yla değil mi? Şu aralar hangisi iyi takım sorusunun cevabını da verebiliyormuş demek ki IFFHS.
Şimdi IMDB top 250 listesi vardır. En iyi filmlerin listesi midir? kesinlikle hayır. Neyin listesidir? Toplumun ortalaması neyi seviyor, onun listesidir. Sana bir fikir verir. Kriterini bilirsen değerlendirmesini de bilirsin.
Uzun olmuş ama ancak anlatılabiliyor.
Juventus, Real yada Bayern'in GS'nin altında ne kadar anlamsız ise Hamburg'un da GS'nin üzerinde yer alması o kadar anlamsız. Büyük takımlar için her sıralamada sorun yok ama diğerleri için anlamını yitiriyor. BEn çok güvenilir bulmuyorum.
Abilerim, ablalarım, hazır Shakthar ve Galatasaray'ın adları geçmişken rica ediyorum birisi şu konuya el atsın;
http://shakhtar.com/en/news/10705
"ya bırak, copy-paste ile uğraştırma beni" diyenler için;
"The Turkish supporters are misled
Some of the Turkish mass-media, www.milliyet.com.tr in particular, published materials, where FC Shakhtar CEO Sergiy Palkin had commented on Elano as a difficult player to cooperate with, giving negative appraisals for FC Galatasaray management. FC Shakhtar denies this information as being false.
- I am surprised at such information, Sergiy Palkin said to FC Shakhtar Press Office. We always appreciated Elano’s high professional skills. He left Donetsk honourably, on mutual agreement. I do not understand where the Turkish reporters could find such negative information. And the stranger thing is that it had been put down to my words. I think the Turkish media must publish their official denial. Otherwise, all Turkish supporters and football publicity will be misled.
FC Shakhtar
Press Office"
ilgili haber içün;
http://www.milliyet.com.tr/Spor/SonDakika.aspx?aType=SonDakika&ArticleID=1135492&Kategori=spor&b=
Hamdolsun Türkiye'de "basın özgürlüğü" var.
ilginç bir istatistik.herhalde tarihte bir daha olmayacak birşey.yeni uefa kupalarına katılma sistemi bildiğin gibi değişti.ve ilginç olan, şekilde görüldüğü üzere ş.ligi elemelerine şampiyon olmayan kategorisinden katılan 10 ülkenin 10 takımı tamamı elendi.yani hiç biri şampiyonlar ligine giremedi.yine ilginç bir istatistik.bu 10 takımdan sadece sivas avrupa ligine katılamadı.diğer 9 takım avrupa ligine kaydı.bu istatislikte bir daha olmaz sanırım.(5 te 1 fire verdi avrupa ligi sivasın elenmesiyle. 5 te 0 ise şampiyonlar ligi büyüklerinin firesiz geçmesi oldu. hadi 5 te 1 önümüzdeki senelerde olabilecek bir istatistik.ama son elemede 5 te 0 olması daha garip bir istatistik.eski sistemde küçük takımlar bile en az büyüklere bir fire verdiriyordu.en az! şimdi orta halliler hiç fire verdiremedi.5 büyük ülke firesiz şampiyonlar liginde .)
http://www.xs4all.nl/~kassiesa/bert/uefa/access2009.html
işte talihsiz 10 takım:dinamo moskova-timisoara-s.lizbon-twenty-celtic-sivas-şaktar donestk-anderlecht-panatinaikos-sparta prag.
(konu dışı bölümü açsan fena olmaz:)) )
Yorum Gönder