Galatasaray'ın Beylerbeyi Deneyi

Galatasaray'ın pilot takımı olması nedeniyle yakından ilgilendiğim kulüplerin başında geliyor Beylerbeyi. Takıma ve teknik yönetime ilk defa mücadele ettikleri bu ligde zaman tanımak adına üstün körü bir yazı dışında pek değinmemiştim. Beylerbeyi ligde 15 maç yaptığına, tablo netleştiğine göre kartlarımızı daha açık oynayabiliriz sanıyorum.

Sezona Galatasaray altyapısından hiç de küçümsenmeyecek bir jenerasyon takviyesiyle adım attı Beylerbeyi. Bu oyuncuların içinde daha önce Süper Lig ve Bank Asya'da ciddi süreler almış Uğur Demirok, Volkan Bekçi gibi bir oyuncunun yanı sıra daha üst liglerden teklif alan İrfan Başaran, Mehmet Düz, Fırat Kocaoğlu, Erkan Ferin gibi kalburüstü genç yetenekler ve bu oyuncularla uzun yıllar beraber forma giymiş bir çok rol oyuncusunu da barındıran geniş, bol alternatifli bir yapı.

Ancak geçtiğimiz dönemde bu oyuncular PAF takımdaki yapıyı Beylerbeyi'ne taşıyacak diye beklerken Galatasaray referanslı 12 genç oyuncudan sadece iki-üç tanesi forma şansı bulabildi. Bu garip karar sorgulandığındaysa "Biz Galatasaray'ın pilot takımı değiliz, biz üst yapı takımıyız" minvalinde cevaplar verildi kulübün üst düzey yetkilileri tarafından.

İşte dananın kuyruğunu koparan, insanı zıvanadan çıkaran nokta tam olarak da bu. Özrü kabahatinden beter bu açıklamanın üstünden gidelim o zaman. Madem Beylerbeyi üst yapı takımıdır, Galatasaray'ın pilot değil 2. takımıdır, 15 haftada 16 puanla son sırada ne işi vardır? Madem gençlere forma vermek yerine ligde tutunmak amaçlı bir kadro kurdunuz, sonuç nerde? Bu gençlerin burda işi nedir o zaman? "Organize İşler" filmi vardı Yılmaz Erdoğan'ın, orda "-Araba nerde? -Müşteride. -Para nerde? -Yarın verecek. -Araba nerde? ......." diye giden bir diyalog vardı, bu da aynı hikaye.

Ortadaki sıkıntı para, transfer vs. de değil, tamamen farklı bir sorun. Ayakları yere basan, temel misyonunun Galatasaray'a oyuncu yetiştirmek olduğunu unutmayan, hem Galatasaray'a hem de kendi iç yapısına faydalı olan bir sistem kurulabilirdi Beylerbeyi'ne ama daha ilk dönüşten çıkmaz sokağa sapmış durumda mevcut yönetim anlayışı. Gençlerle oynamanın üst yapı kulübü olmaktan vazgeçmek olduğunu zanneden bir zihniyetle bir pilot takımı yönetip başarılı olmayı nasıl bekleyebilirsiniz ki? Gözünüzün önünde Oftaş gibi başarılı bir model varken Galatasaray'a faydasız -hoş, göründüğü kadarıyla Beylerbeyi'ne de faydası yok ya- bir model benimsemenin sonucu her yönden bir hayal kırıklığı olmuştur. Beylerbeyi deneyinde ilk jenerasyon heba edilmiştir, doğru kullanılamamıştır, bu açık. Bir çok kaliteli oyuncu hem piyasasını kaybetti, hem de oynama alışkanlıklarını. Şu anki tabloya bakıldığında uzun uğraşlar sonucunda elde edilen 2.lig B kategorisinde mücadele etme hakkı da elinden gitmek üzere Beylerbeyi'nin.

Başarısız sonuçlardan sorumlu tutulan ise her kulüpte olduğu gibi teknik yönetim oldu. Teknik direktörlüğe eski Galatasaraylı futbolcu İlyas Tüfekçi getirildi. Örnek birebir uyar mı bilmiyorum ama onu da TV ekranlarından göreve dönen teknik direktörler arasında sayabiliriz, Galatasaray TV'nin yorumcularından biriydi kendisi. Eğer bu değişiklikten sonra da mevcut yapı değişmez, başarısız sonuçlar da devam ederse bunun sorumlusu kulübün misyonunu, rotasını en baştan yanlış çizen Beylerbeyi ve Galatasaray'ın bu konudan sorumlu idarecileri olacaklardır. Beylerbeyi deneyi an itibarıyla başarısızdır, bunun bahanesi de yoktur...

Bu Yazıyı Paylaş!

Bookmark and Share

5 yorum:

Adsız dedi ki...

evet, 'beylerbeyi deneyi' $imdilik ba$arısız görünebilir ama bunun suçlusu polat yönetimi değildir..

kulüpten bir türlü elini çekemeyen, koltuk sevdalısı sinan vardar ve oğlu mete vardar'dır.. beylerbeyi'ne be$ikta$ altyapısından oyuncu sokmaya çalı$an biriydi sinan vardar.. ki, kendisi beylerbeyi spor kulübüne uzun yıllar ba$kanlık yapmı$ birisidir..

bu pilot takım olayı ilk çıktığında çok garipsemi$tim.. sinan vardar gibi fanatik be$ikta$lı bir adamın tüm hücrelerine sahip olduğu kulübü galatasaray'ın pilot takımı yapmasını çok garip bulmu$tum.. ba$tan vardı sakatlık zaten..

ve ilk yönetimde kulüp ba$kanı sanıyorum alp yalman'dı, ikinci ba$kan mete vardar olması lazım.. yani, oğlu mete'yi $art ko$mu$ gibi görünüyor i$in içinde art niyet ararsak eğer..

Sacit Tekin dedi ki...

Beylerbeyi tamamiyle misyonuna aykırı hareket ediyor. İlyas ve Erkan hoca alrın gelmesi gençler adına bir umut olabilir.

Yaklaşık 1.5 ay önce kendi bloğumda aynı konuyu işlemiştim, bir göz atın derim:

http://sacitekin.blogspot.com/2008/10/altyaps.html

Temur dedi ki...

Bu örneğe benzer BJK'nin bir Beykozspor örneği vardı o da işlememişti. Şu an Trabzonspor'un Trabzon Karadenizspor'u bu konuda Beylerbeyi'nden bir adım önde. Ayrıca şu an çok kullanışlı olmamakla beraber Mvv Maastricht'te Trabzonspor ile böyle bir anlaşma imzaladı sene başında.

Kapali Ust dedi ki...

Beylerbeyi bugün galip, bizim gençlere de bir dönüş var, anladığım kadarıyla.

pclion dedi ki...

Şimdi aynı şeyi düşünüyordum nereye yazsam diye Kapalı Üst, benden çok yaşayacaksın :)

Golleri de Uğur ve Mehmet atmış...

Related Posts with Thumbnails