Sezonun ilk yarısını liderle aynı puanda kapatıp eski günlerini hatırlatan Trabzon'dan olsun istedim bu sefer konuşacağımız oyuncu. Bir önceki sağlam jenerasyonundan akıllarda yer eden oyuncularından olan Miroslaw Szymkowiak. Trabzon'a geldiği ilk sezon gerçekten üst düzey bir futbol sergilemişti Szymek, bizim olmadığımız 2006 Dünya Kupasında forma giyen oyunculardan biriydi. Hatta öyle ki Juventus'un onunla ciddi olarak ilgilendiği haberleri düşmüştü yabancı basına.
Daha sonra o keskin düşüş başladı takımda. Famagusta faciasından sonra dibe doğru yolculuk başladı. Fatih Tekke'nin Zenit'e gitmesinden sonra yeri bir türlü dolmadı. Sonuçlar gelmeyince takımda da çözülmeler oldu elbette. O zaman henüz 30 yaşında olan Szymek futbolu bıraktığını açıkladı. Daha 30 yaşında olmasına rağmen 8 ameliyat geçirdiğini, kendisini babasından bile yaşlı hissettiğini ve artık normal bir yaşam istediğini söyleyen bir insana bir şey demeniz de zor.
Şu anda Polonya'da yorumculuk yapıyormuş ülkesindeki Canal+ kanalında. O Türkiye'yi hatırlar mı bilmiyorum ama onu burda hatırlayacak kişi çok...
*Szymek'in futbolu bırakmasıyla ilgili bir yazısı var Jesus Almeyda'nın, bir göz atmak lazım.
7 yorum:
şu anki TS kadrosunda acaip iş yapardı bence. tam su an TS ihtiyacı olan adam.
samı yende bıze sol ayagı ıle attıı gl haal hafızamda.yenı acıktan kabak cok net gormustum golu.
Uğurcum Trabzon'da özellikle Şana ve Pelitli'de oturanların büyük kısmının ağzında dolaşan bir dedikoduyu yazmıştım blog'umda. Doğruluk ihitmali maalesef yüksek ve şayet gerçekten doğruysa Szymkowiak Türkiye'yi hiç hatırlamak istemez.
http://jesusalmeyda.blogspot.com/2008/11/futbo-niye-braklr.html
Her taşın altından bu Fatih Akyel çıkıyor. Ne biçim bir insanmış bu...
o dedikoduyu ben de duymuştum Trabzon'da, hatta Hasan Üçüncü'nün de adı geçiyordu.
bence ii futbolcu olmak için çok yetenekli olmaya çok teknik olmaya yada çok güçllü,hızlı olmaya gerek yoktur.gerçekten futbolu bilen herkes futbolcu olabilir.symek de bunun çok açık örneklerinden biriydi.sade oyun stiline beceri de katardı arada ama futbolu ii bildiği için onun hızlı yada çok teknik bi oyuncu olmadığını tartışmaya gerek kalmazdı..tıpkı steven gerard(symek in bi-iki level üstü tabi) gibi
Yorumcu değilde spiker gibi daha çok. Hani şu maç sonu direk futbolculara elinde mikrafonla koşanlardan. http://wwwextensor.blogspot.com/2008/11/huzurlarnzda-szymek.html bende şurda bahsetmiştim daha ayrıntılı bir haberi kopyalamıştım diyelim yada.
Yorum Gönder