Galatasaray 1-1 İBB || Skoru Tutmak...

Sami Yen'de oynanan saçma sapan bir maç daha. Ligin en vasat kadrolarından birine karşı oynuyorsunuz, bu vasat kadronun da en iyi oyuncuları sakat. Karşı takımın hücum adına tek planı İskender'i defans arkasına sarkıtmak, onu dahi gönülsüzce, bir şey çıkmayacağını bile bile yapıyor gibiler. Bu takıma karşı bir şekilde öne geçiyorsun ama oyunun kontrolünü almak bir yana maçı rakibe ve hakeme teslim ediyorsun. Topu ayağa almak, üç beş pas yapıp rakibin iştahını bitirmek yok, sahaya bakınca pas yapabilen tek adam olan Elano maçın son 20 dakikasında yok. Topu rakip sahada tutamayan, rakip sahada oyunu oynamayı dahi beceremeyen, top sürebilen bir adet oyuncusu bulunmayan İBB'den 92'de gol yiyorsun. Hakem ağır saçmalamış olabilir, kendince haklılığını, taraftardan etkilenmemiş olma uğruna ortaya koyduğu gereksiz tavrı, egoyu görmemezlik değildir bu, sadece her maç izlediğim takımımın yaptığı yanlışları tespit edebilmektir. Hakemin maçı elinden kaçırması ancak böyle bi şey olabilir ama beni alakadar eden o değil, Galatasaray hakem olmasa 3'e, 4'e gidecekmiş hissini veremedikçe de beni alakadar etmeyecek. Galatasaray bunu yaparak şampiyon olamayacak, Galatasaray bunu aşmak zorundadır, nokta.

Maça ilerde sağda Arda, ortada Nonda, solda Kewell başlıyor takım. Kewell her zamanki Kewell, topsuz oynar ve birebir bıraktığınızda asist ya da pozisyon hazırladığınızda son vuruş için ortaya çıkar. Nonda'nın maşallahı var, orta sahaya gelip orda top ezmekten, kaptırmaktan başka ne yaptığını anlayamıyorsunuz. Orta sahadan dem vuruyorum her maç ama esas sorunu Galatasaray'ın bariz bir şekilde merkez forvet. Milan Baros'un şu takımdaki vazgeçilmez konumunu görüyorduk belki, Nonda'nın sonradan girip attığı üç-beş gole kanmamıştık ama hakikaten yeri doldurulmazmış bu adamın. Sağda Arda kendi çapında fena değil belki ama Uğur'la zerre iletişimi yok, bir kanat akını görmek mümkün değil. Sabri-Keita ikilisini düşününce farkı siz anlayın. Takım orta saha çizgisinin ötesinde üç pas üst üste yapamıyor, zaten yapabildiği serilerde kaleye indi takım belli aralıklarla, bunların hepsinde de o beğenilmeyen, bu takıma adapte olamadığı iddia edilen Elano var. Şu adamı izledim ve utandım bugün. Elano Galatasaray'a adapte olamamış değil, aksine takım Elano'yla üç pas üst üste yapacak kıvamda değil. Mazallah, yanlışlıkla ayağına top değerse tempo yapıyoruz, bir anda oyunun yönünü değiştiriyoruz, ne gerek var! Elano'nun çıktığı andan itibaren takımın pas trafiği durdu, hücuma çıkmak bir kenara dursun, rakip yarı sahaya yerleşemedik. Elano'yu mimlemiş taraftar dahi bugün çıkarken ilk kez gönülden Elano tezahüratı yapmışsa bunun bir anlamı vardı. Çıkmasa, 20 dakika daha oyunda kalsa sonucun çok farklı olacağından eminim.

Futbolun bir orta saha savaşı olduğuna inanırım hep, orta saha oyuncularınızın performansıyla doğru orantılı olur genelde sonuç. Barış Özbek'in ve Mustafa Sarp'ın bugünkü performansına bakınca son dakikada saçma sakil bir faul atışından da gelmiş olsa alınan beraberliğin sonucu görmek zor değil, en azından skor avantajından sonra dahi takımın oyunu eline alamaması bunun bir sonucu. Oyunu diğer yarı sahaya itemeyince, hücum oyuncularını doğru yerde topla buluşturamayınca, üretilen pozisyonları da bitiremeyince böyle olur işte. Eskişehir maçı da, Manisaspor maçı da böyle olmadı mı? 1-0 önde oynayan bir takımın maçın kontrolünü kaybetmesi kadar garip bir durum olabilir mi?

Aydın Yılmaz'ın oyuna girişi, Uğur'un isabetsiz ortaları, takımın maçın en iyisi olmasına rağmen Elano'yla iletişim kuramaması vs vs. Takımın saha içi yanlışlarını belki sabaha kadar yazabilirim, aslında takıma sinirliyken daha da çok yazarım ama bu sefer frenleyeceğim kendimi. Takıma sinirliyim ama sadece oyun yüzünden değil. Sahada bu kadar ipin ucunu kaçırmış bir hakem varken sinmemeli Galatasaray, esasen sinirlenip daha bir konsantre, daha yoğunlaşarak oynamalı bu takım. Zamanı gelince 40 pas üst üste yapıp kaleye inen bu takımın kendi evinde İBB karşısında 10 pas yapamaması, oyunun temposunu, gidişatını değiştrememesi ne demektir? Hakem istediği kadar faul heveslisi olsun, oyunu oynatmama, her fırsatta cart diye düdüğü çalıp bölme niyetinde olsun. Senin takımının kapasitesi buysa ayağına topu alacak ve vermeyecek arkadaş, hakem de aval aval bakacak o zaman. Beni sinirlendiren budur, başka bir şey değil...

Bu Yazıyı Paylaş!

Bookmark and Share

42 yorum:

Adsız dedi ki...

Bu hakem gsnin puanını her sene çalıyor
Bir araştırın geçen senelerdeki İbb Gs maçlarını gördüğü halde vermediği penaltıları göreceksiniz bide Fb maçını yönetmişti

Son 15 dk da gol attırmak için her şeyi yaptı

Spooky dedi ki...

Hakemi konuşmadan farklı konulara değilnmek istiyorum.

Birincisi takımın zihinsel-ruhsal durumu. Ankaragücü maçını canlı izledim, gol gelmedikçe herkes birbirine bağırır çağırır oldu. Topu alan kafasına göre sürmeye, çalım denemeye başladı. Ankaragücü maçı öncesinde de zaman zaman gözlemlediğim bir durum bu... Sonrasında da takımın zaman zaman panik olduğunu gördük, yazanlar da oldu.

İkinci konu da kısmen panik havasıyla ilgili. Takımın yirmişer dakikalık dilimlerde farklı kimliklere bürünmesi. Bir dolu örnek sıralayabilirim ama uzatmaya gerek yok Galatasaray'ı takip edenler elbet fark etmiştir.

Bu iki sorunu giderebildiğimiz sürece böyle maçları da kazanırız. Zira ilk yarı 3 4 gol bulabileceğimiz Manisaspor maçını berabere bitirmeyiz ya da bugün olduğu gibi son on dakikayı kalemize yaslanmadan geçirebiliriz.
Bu arada dikkatimi çeken bir şey daha var. Takımın bir kısmı son on dakika golü düşünürken, büyük çoğunluk yarı sahayı geçmekten kortku. Haliyle kopukluk ve dengesizlik oluştu.

Bir de kimse kusura bakmasın Nonda takıma hücüm anlamında zarar veriyor.

Genel Sekreter Vak dedi ki...

o son 15 dakikaya lanet olsun.oysa ne top oynadık o dakikalara kadar.umut tazeledik derken üzüldük ama,olsun.75 dk hallolduktan sonra,15 dkda hallolur şeklinde yüzeysel bir yorumla bitirip susayım...

SirEvo dedi ki...

Yahu GS atmıyor golleri, hakem çaldı deniyor. Hay yarabbi..

O s c a r dedi ki...

Deliler gibi merak ettiğim bir şey var;

Galatasaray bu sezon bir kere, o da hafta içinde 1-0 maç kazanmış. Yani bu takım hemen her maç gol yiyor ve yenmek için 2 yi bulması lazım.

Ben maçı izlerken 60. dkda bu maçın 1-0 bitmesine imkan yok. Ya 1-1 biter ya 2-3 yaparız. 2. gol gelmezse atamayana atarlar olur diyorum, bunu görebiliyorum.

Teknik heyet bunu göremiyor mu, farkedemiyor mu? Tamam direkten dönen, şanssız pozisyonlar vs. olmadı değil ama..

- Neden Elano çıkıp Ayhan girer? Bu açıkça 1-0'a yatalım demek değil midir? Sen o esnada oyunda olan bir futbolcu olsan, 1-0 öndeyken kendi sahanda İBB gibi bildiğin ortalama bir takıma karşı Elano gibi hücum özellikleri üst düzey olan bir oyuncu çıkarılıp Ayhan girse ne hissedersin? Skoru koruma endişesine girer misin girmez misin?

Ben o yüzden son 10-15 dk da futbolcuların bocalamasına vs. laf edemiyorum. Sen teknik heyet olarak onlara gerekli özgüveni veremiyorsan futbolcudan bir şey bekleyemezsin. Sahada Mustafa, Barış var ve sen Ayhan'ı alıyorsun.

Bu takım 1-0 maç ka-za-na-maz. Bunu göre göre 3. önliberoyu alıp Elano'yu çıkarmanın hiçbir anlamı yok. ASY'de 2.yi atana kadar tutmalısın bu adamları oyunda.

Nazicane fikrim budur. Galatasaray İBB gibi bir takımla oynarken ve skor 1-0 iken 3. önliberoyu alacak takım değildir.

Kusura bakılmasın haddimize değil kimsenin işine karışmak ama düşüncülerim bu şekilde.

Spooky dedi ki...

Uğur'un biraz tutukluğu vardı. Orta yapmayı unutması ne kadar gerçek düşünmek gerek.Kewell'ın golünün, Elano'nun az farkla dışarı giden kafa vuruşunun ortaları Uğur'dan geldi, ilk yarı da bir tane güzel ortası vardı. Sabri'nin ortalarının düzelmiş olması Uğur'un ortalarının göze batmasına neden oldu bence.

Adsız dedi ki...

@ oscar

dostum sen elanoyu ilk kez izliyorsun galiba.. elano 65. dakikadan sonra yürümeye başlıyor adamın kondisyonu 90 dakikayı kaldıramıyor bunu bilmeyen yok.. milli takımda da m.cityde de aynı seyler oldu.. adam zaten hazırlık kampı geçirmedi..yani elanoyu cıkarmak son derece doğru bir karar bunu tartışmak çok saçma olur..

beni bu puan kaybı neredeyse hiç üzmedi çünkü 75 dakika özellikle 2. yarı bu sezonun en iyi oyununu oynadık.. ama az önce webaslana girip maç hakkındaki yorumlara baktım cok moralim bozuldu taraftarın yarısı rijkaard defol falan filan yazmış..

sezon başı herkes bu seneyi gözden cıkarmıştı oysa şimdi takım tam uyum saglamaya başlamışken böle çatlak seslerin oluşması beni cok üzüyor.. lütfen herkes kendine gelsin.. 3-4 ayda olacak iş değil bu sistem.. bu sezon şampiyonda olamayabilirz ama gelecegimizi kurtarmak için rijkaarda sabır göstermeliyiz.. şampiyon olmak cok büyük bir marifet değil bunu kavramamız lazım artık..

O s c a r dedi ki...

@ yunus

hepiniz kadar izledim elano'yu. ama farzet ilk kez izlemiş olayım hadi.

isime takılmayalım. o zaman elano'yu çıkarır yine hücum hattına birini, misal aydın'ı alırsın. fikrimi anlatması açısından şu cümlemi kopyalıyorum;

"Galatasaray İBB gibi bir takımla oynarken ve skor 1-0 iken 3. önliberoyu alacak takım değildir."

sevgiler.

Unknown dedi ki...

belediyespor tsl'de bugüne kadar gördüğüm en defansif kadroyla sahaya çıktı. 1 kaleci, 3 stoper, 1 sağ bek, 2 sol bek, 3 defansif orta saha oyuncusu ve tek forvet oyuncusu iskender..

takımda ne sağ açık var, ne sol açık ne de bir ofansif orta saha oyuncusu.. tek forvet iskender, o da abdullah avcı'nın uzun süredir sağ açık oynattığı bir adam..

böyle bir kadroyla değil gol bulma, -uzun pasla kontralar dışında- pozisyon bulma şansları bile hiç yok. gelin görün ki ali sami yen'de gol de bularak puan alıyorlar..

burada düşünülmesi gereken iki nokta;
1. galatasaray 75 dakika sezonun en iyi futbolunu mu oynadı yoksa belediyespor'un anti-futbol tarzı mı bize öyle gösterdi?
2. galatasaray kendi sahasında, böyle bir kadroya karşı öne geçmişken, direnci kırılan rakibine karşı 2.-3. golü atması gerekirken gol yemeyi ve puan kaybetmeyi nasıl becerebiiyor?

aksilaz dedi ki...

Bukadroyu böyle oynattıran Rijkaardıda tebrik etmek lazım.Buda bir başarıdır sonuçta. Geçmiş olsun bu senede kayıp.

Adsız dedi ki...

@oscar

senin düşüncene göre galatasarayın 3 ön liberoyla maça başladığı zamalarda oldu ki bana göre barış mustafa ayhan hiç biri ön libero değildir.. o yedek kulübesinde elanonun yerine oyuna girecek ayhandan başka adamda yoktu zaten.. eğer elano oyunda kalsa 80 den sonraki tempoyuda kaldıramazdı.. yani elanoyu cıkardığı için teknik heyeti eleştirmek haksızlıktır.. ama ardayı cıkarıp aydını almak hatadır..

@turksports.net

sizin iyi oyun parametreniz nedir bilemiyorum ama benim bugün takımın begendigim yönü 1. bölgede fazla oyalanmadan hızlı oyun kurması ve pas trafiginin sezon geneline göre daha hızlı olmasıdır.. bunun rakibin defansif kadrosuyla alakalı oldugunu düşünmüyorum çünkü rakibin pres yaptığı zamanlarda da galatasaray iyi top çevirdi diye düşünüyorum ama bu benim görüşüm tabi..

Adsız dedi ki...

@ aksilaz

herkesin görüşüne saygı duyarım ama senin gibi konuşan insanlara dayanamıyorum artık.. beni herşeyden fazla bu görüş delirtiyor.. sen ve senin gibi düşünen galatasaraylılar nasıl bir takım ve oyun istiyorsunuz cok merak ediyorum doğrusu..

FASLI dedi ki...

Son dakikalarda Belediyeli oyuncuya faul yapıldıktan sonra duran topa aydın'ın attığı tekmeye ve sonrasında gördüğü sarı kart'a yaptığı itiraz hareketine anlam veremedim. Sanırım bu oyuncuları genç statüsünde çıkarıp, çocuk statüsüne koymak gerekiyor.

pclion dedi ki...

Spooky, aslında Uğur'u çok sevdiğimden eksik yanlarını göremediğim söylenir hep etrafta, hatta Elano hakkındaki olumlu görüşlerimi bile onu 'Uğur Uçar şefkati' ile izlediğime bağlanır. Bu maçta iki akıl almaz orta yaptı, bir bek oyuncusunun yapmaması gereken. Ben oynadıkça üstüne koyacağına inanıyorum onun, zaten zihinsel kalitesinin bugün birçok kez ortaya koydu. Sabri'nin arkasının sağlam olduğunu söyleyebilirim rahatlıkla, o konuda yanlış anlaşılma olmasın.

Faslı, bence genç değil de futbolcu statüsünden çıkarmak lazım onu. Neyse, sinirlenmeyeceğim, sinirlenmeyeceğim, sinirlenmeyeceğim...

Adsız dedi ki...

Halen ugurun ortası diyor bu Gs taraftarı... Kardeşim size sabri layık ustune gokhan zan onun ustune hakan balta layık.. Ugur filan fazla size.. Adam üç tane golluk orta kesti.. Biri gol oldu, digerini elano atamadı, ilk yarıda kewell içeri bıraksa yuzde yuz gol olucak pozisyon vardı. Ya yerim sizin ugurun orta kesememesin, sabri üçlü çektir bu futboldan anlamayan taraftara...

Unknown dedi ki...

@Yunus

galatasaray'ın bu maçta, sezon geneline göre 1. bölgede topu ayağından çabuk çıkardığına ve pas trafiğinin iyi olduğuna katılıyorum. bunda ayhan akman gibi ayağında top tutan ve dikine oynamak yerine, yana doğru çalım atmayı tercih eden bi adamın sahada olmamasının da payı vardı.

benim söylemek istediğim; galatasaray'ın karşısında hücumu hiç ama hiç düşünmeyen bir takım olduğu ve buna bağlı olarak galatasaray'ın savunmayı hiç düşünmeden sadece hücuma konsantre olabilme şansı. eğer ki rakip etkili karşı ataklar yapıyor, daha doğrusu yapabiliyor olsaydı galatasartay bu kadar rahat hücum edemezdi. daha üst düzey takımlara karşı oynadığında böyle olmayacaktır, haliyle onlara karşı bu oyunu sergileyip sergileyemeyeceklerini de -bu maça bakarak- söylemek zor..

pclion dedi ki...

Adsız,

Yan tarafta 'Kayıp Eşya Bürosu' adında bir arama motoru var. Oraya Uğur Uçar yaz ve çıkan yazılara bir göz gezdir lütfen. Sonra dön, bir daha konuşalım. Belki o zaman da Uğur'u fazla kolluyorum diye eleştirirsin...

tobias dedi ki...

ya fazla olacak belki ama bu aydın aynı zamanda uğursuz da. ben sinirlenceğim: umarım tez vakitte bu takımdan defolup gidersin aydın. seni gördüğüm her an bir zul geliyor bana. lütfen git, yokohama fc'ye git, uzak git!

not: uğur'u ben de çok yetersiz buldum.

Adsız dedi ki...

ya o kadar mantıksız konusuyorsun ki aç arama motorundan bak diyorsun.. Adam yuzluk iki tane golluk orta yapmıs; sag bekte Galatasarayın cıkmadıgı kadar tek basına ataga cıkmıstır. Sabrinin en iyi oynadıgı macta bile ortası yok daha neyi konuscaksın.. Bu blog yazarlarının kaçı hayatında profosyonel futbol oynamıs bılmıyorum ama defans oynayan futbolc, oynamayan arada sırada kalaslanma yapar... Daniel alves bile abuk sabuk ortalar yaptıgı maclar oluyor... Bir hayrola diyin ilk önce; Çok merak ediyorum Bu futboldan anlayan siz süper zadeler; Servetin her maç ofsayt cizgisini bozarak defansı zor durumda bırakcagını ne zaman yazacak....

Fatih dedi ki...

kulakligi koparttim sinirden. hep ayni hep ayni. eses macinda stadda cildirdim, manisa ve ibb macinda evde. delirttiniz ulan beni.

ama soyle de bir gariplik hissediyorum, yensek de, yenilsek de, 150. dakikada 3 puani da kaybetsek icimde muthis bir huzur oluyor. bu rijkaard ve ve ekibine guvenmekten, ya da guvenmek degil de bu seneyi zaten feda etmeye hazir oldugumdan mi kaynaklaniyor bilemiyorum.

umarim su adam gitmez, hakikaten umitlerimizi bosa cikarmaz. bir de 4-2-4 falan oynayalim, 3 yiyelim ama 4 de atalim yine. su yorumcular mahvettiler takimi, ne hale geldik.

kopugum cok kopuk. ve aydin git artik daha fazla kendinden nefret ettirmeden. zaten nasil biri oldugunu canli canli gormus, kici kirik bir u21 macina dunyanin bilmem neresine sizi desteklemeye gelen taraftara tavirlarini birebir gormus biriyim. artik olsan da bos olmasan da.

pclion dedi ki...

Neyse, öyle olsun. Ben Uğur Uçar'ı beğenmiyorum hiç, siz de bana Uğur Uçar'ı savunan kişi olun. Kendinizce bir ön yargı edinmişsiniz, onun üstünden bana giydirme derdindesiniz.

Umrunuzda mıdır bilmem ama bence Uğur Uçar bugün kötü oynayan oyunculardan birisi değildi. Hoş, iki yorum üstte yazdım zaten, umrunuzda olsa muhtemelen onu okurdunuz...

Adsız dedi ki...

öyle olsun veya olmasın benim mevzum o degil. Bu takımın en zeki topcularından biri olan bu adam nasıl oynamıyor ona taktım.. Bizim hoca dunya klasında bir hoca ise bu takımın zamanında en fazla assist yapan ve en kesme ortalara sahip adamını niye oynatmıyor.. Niye sabri ve gokhan zan gibi defans yonu zayıf olan; ilk mudaleleri bir defans icin cok yavas olan adamlara takık.. Adnan sezginin aldıgı her oyuncumu kabak çıkar biri bunu yazsında ogrenelim... Carrusca,zan,leo franco,lincoln..

sen yazda bunları okuyalım biraz...

Adsız dedi ki...

@pclion

uğur uçar'ın sana tip olarak benzediği için fazla kolladığını tahmin ediyorum :P

yerim gökhan gönül'ü, uğur uçar her bakımdan daha nitelikli bir adam... bir kere adamın ortaları yerine gidiyo, türk olan bi kanat beki için çok ekstra bi özellik... konya maçında bu adam sakatlanınca en az gsliler kadar üzüldüm.. 1 yılı heba oldu, belki şu an avrupa seviyesinde bir kanat beki olacaktı..

ilk yorumdaki arkadaş harici hakem yorumu yazılmamasını da ayrıca tebrik ediyorum...kasımpaşa maçında aynısını bize de yaptı.. önce ernst'i saçmasapan bi şekilde attı, baktı yetmiyo gitti ferrari'yi bedavadan attı bi de penaltı... o gün ekşibeşiktaşta yazmıştım bu artisliğin sadece bize mi diye... değilmiş...

Hagi_10 dedi ki...

bu sistemin olmazsa olmaz oyuncusu elano'dur elano'dur elano'dur. sakatlık durumu falan yoksa 90 dakika oynamalıdır. bugünkü maça o açıdan bakmak lazım. takım elano çıktıktan sonra geri yaslandı. o varken her şey tıkırındaydı. teknik ekip yaptığı hatanın farkındaysa eğer bugünkü kazanımlarımız kaybedilen 2 puandan çok daha fazla. kimse dikkat etmemiş ama bu takım 2002 senesinden buyana ilk defa bu maçın ilk 80 dakikası sistemli oynamıştır. bu takım şampiyonluğa yürüyor.

Oylum Tanış dedi ki...

Uğur Uçar konusuna fazla takılmışlar, ama Uğur'un, Uçar'ı eski yazılarda pekala güzel analizlediği olmuştur deyip geçelim bu kısmı.

Yazı genelinde takıma fazla yüklenilmiş. Oyun beğenilmemiş. Aksine ben oyunu beğendim, keza Elano'nun takıma katılışını vs. Ama dediğim gibi haddinden fazla eleştiri almış takım!

Adsız dedi ki...

ugur sakin... alt tarfı 2 puan bişey olmaz devre arasını bekliyor herkes bariz belli...

a-town dedi ki...

panik, ortada pas yapmak yerine taca vurulan toplar, hakem, yanlış değişiklikler... ama ingilizce'deki deyimle "sometimes it's better to be lucky than good". maalesef 75 dakikalık iyi oyun hiçbir işe yaramadı. iş şansta bitti. arda'nın şutu direğin içinden döndü, hasan'ınki direğin içinden girdi.

maalesef sezon sonunda şampiyon olamazsak dönüp bakınca hayıflanacağımız maçlar artıyor. son dakikalarda bu kadar puan kaybeden bir takımın şampiyon olma şansı çok az. bunu tersine çevirmemiz lazım, son dakikalarda ekstra puanlar kazanan takım biz olmalıyız. bazı maçlarda son 10 dakika önceki 80 dakikadan daha önemlidir. bu böyle gitmez, giderse cimbom hiçbir yere gitmez. ne kadar "pozitif" oynarsa oynasın.

chemsjheer dedi ki...

LEO: Rakibin gol pozisyonu olmasa bile ben kendi kendime de pozisyon veririm diyen şu ana kadar bir maç dahi kurtarmayan kaleci.
SERVET: Fiziği mücadele gücü hepsi 10 numara ama hala kendini uzun top üstadı zanneden stoper.
TOPAL: Diyecek birşey yok ona.
UĞUR: Ona da çok bişey dememek lazım.
BALTA: O fizik o boy ile rakibi üf dese düşürecek ama ayakta kalmaya mecali olmayan, attığı pasların %50 sini rakibe atan mecburi sol bek
BARIŞ: Olayı sadece rakibi bozmak ,faul yapmak ve arasıra gol atmak için kendini yırtmak olan bu futbolcu dün yine rakibin duran top harici gol atma ihtimali yokken gereksiz faulle 2 puanın gitmesine neden oldu.
SARP: ayaklarından çok çenesi çalışmaya başlayan defansın oyun kurmasına hiç yardım etmeyen sıradan bir adam.
ELANO: Defansta hücumda mücadele etmeye çalışan girdiği pozisyonları cömertçe harcayan ama attığı uzun paslarla bu takımın ihtiyacı olan futbolcu.
KEWELL: Taraftarın sevgilisi gol atabilecek yada koklayan 2-3oyuncudan biri ama ya 60 da oyundan çıkmalı yada 60 da oyuna girmeli olmayan kondisyonuyla ayağında top tutmaktan aciz.
ARDA: Ne desek boş çizgide 2 futbolcuyu geçmeye çalışan takımdan çok kendini düşenen bir futbolcu haline gelmeye başlayan kaptanımız.(Metin Oktayla adının Yan yana anılması bile hata)
NONDA: Tek başına bişey yapamaz özellikle yıkmamışsan rakibin üzerine oyunu.
FRANK RİJKAARD: Monotona bağlamış gibi 60 da tek forveti oyundan alan (Baroş varken de aynıydı) Ayakta duramayan Kewelli 90 Dk sahada tutan.Ayağa pas yapıp topu elinde tutmak gerekirken Barışı oyunda tutan ,Kendi sahanda son 10 dk yı as kadrosundan en az 5 kişi eksik rakibe karşı kulubede aciz aciz seyreden büyük şeyler beklediğimiz hocamız.
NESKEENS: Gelince oley denilen ama Fatih Terimin Yanındaki Metin Tekin gibi sadece kulubede oturan yüce insan.
TARAFTAR:Takımın galip gelse lider olacaksın ama sen ortalıkta yoksun.
OYUN: Orta sahanın defansa oyun kurmada yardım etmediği ve ya uzun top atıp şişirilen yada stoperler arasında döndürülen toplarla geçti ilk devre.2. devre biraz kıpırdanma oldu ama o da 80 e kadar sürdü.Hocanın klasik değişikliği yapılınca şu anlaşıldı ki birbiriyle uyumlu Keita ve Nonda yı oynatmayacak hoca.Kewell 90 dk. Sahada kalacak 60 dan sonra dolanacak.Ayakta top tutmak gerekirken tüm topların gelişigüzel vurulduğu ve rakibin gol atma şansı sadece duran toplarda varken Mevcut hakemin golü attırmak için her şeye faul çalmasını göz önünde bulundurmayan kıt beyinli oyuncunun yaptığı faulün gol olması maçı bitirmiştir.Linderoth un bu takımda tutulması oynamasa bile:Oyun kurulurken defansı ve arkadaşlarını rahatlatmak amacıyla boş yerlere kaçmayı ayrıca takım hücumda iken topun gelebileceği yerleri kestirip gol koklamayı bu takımdaki BİRKAÇ ÖKÜZE ve altyapıdaki futbolculara öğretmesi temennisiyle.

sunshine dedi ki...

Biz bu puanları çok arayacağız.zayıf rakiplere bu kadar puan verme lüksümüz yok.
Ben kadroya takılıyorum.Emre aşık varken neden mehmet topal stoper oynar.Keita gibi bir adam nasıl yedek bekler.
Bence bu kadroda sabri uğur önlü arkalı birlikte oynamalılar.Keita da sol tarafta oynamalı.arda ortada.Yani iyi anlaşan nonda çıkıyor keita giriyor.
Son olarak t.direktörün ismine göre verip veriştiriyoruz.Geçen sene bülent korkmaz 2 ön libero oynatınca korkak Rijkaard oynatınca gerekli oluyor.Bana göre ikiside değil ama insanların bu tavırları beni delirtiyor.

Başar Bölükbaş dedi ki...

takim senin elestirdigin kadar kotu degildi....macin hemen ustune acelece yazilmis bir yazi bence..agir cumleler kurmussun...

pclion dedi ki...

Arkadaşlar, 8 eksikli, Metin Depe'yi forvet oynatan bir İBB'ye karşı 4-5 pozisyon bulmak ve bunları bitirememek bence iyi oyun olarak tanımlanmamalı. Tüm bunları bir kenara koyuyorum, en kötü ihtimalle 1-0 bitmeli bu maç. Hakem 10 değil 100 tane faul versin gerekirse, Galatasaray bu İBB'ye karşı panik yapıp kendi sahasında insiyatif alamıyorsa şampiyonluğa yürümesi zordur. Eksiklerini söylemek de doğaldır bence, hakemin kötü olması bunların üstünü örtmemeli, zaten bunlar hakemin maçı elinden kaçırmasına hafifletici sebep değil. Böyle gördükçe problem çözülmüyor...

CaRtMaNtR dedi ki...

Son iki maçta oturtulmaya çalışan yapıdan ve ortaya çıkan oyundan memnunum daha doğrusu gidişhat iyi yönde ama eksikler var illaki.

Öncelikle Nonda geçmişte yaşadığı diz sakatlıklarıda göz önüne alınınca bu kadar uzun süreler ve düzenli olarak maça çıkmamalı. Bu konuda hem adam eksiltme yeteneği hemde hızı olan ve bunlar sayesinde Baros'un tarzına daha yakın oynayabilecek Keita forvet konusunda ciddi bir alternatif olabilir.

Sol bekte ise Hakan Balta'nın son 2 sezondur sürekli oynaması kendisini yıpratmış. Her ne kadar ters ayaklıda olsa o bölgede bir kaç maç Uğur yada daha disiplinli bir şekilde ileri çıkabilecek bir Caner'e şans tanınabilir.

Elano ise devre arasına kadar her maçta orta üçlüde en az 70 dakika sahada kalmalı. Etrafına ise Barış, Linderoth ve Mustafa Sarp'tan ikisi ile mücadeleci yardımcılar konmalı. Topal devre arasına kadar stoperde devam edebilir. Bana kalırsa o pozisyonda oynadıkça hataları daha azalacaktır ama orta vadede esas yeri olan önliberoya çekilmeli ve savunma ile orta saha arasındaki pas bağlantısını mümkün olduğunca basit ve mümkünse Elano'ya doğru oynamaya devam etmeli.

Leo Franco ise diğer kalecilerimize göre belki kalecili yetileri bakımından çok üstün değil ama ayağına hakimiyette özellikle Aykut'tan daha yetenekli. Yinede Ufuk için artık yavaş yavaş bir kaç fırsat yaratılmalı.

Tabi hepsinden önemlisi Rijkaard'a inatla sabır gösterilmeye devam edilmeli.

Not: Şu bordo atkılara bittim. Eğer parmaksız eldiven ve bere gibi tamamlayıcıları varsa toptan bir takım halinde almak lazım ilk fırsatta :)

Schumy dedi ki...

Topu ayağında tutabilen Nonda ile verdiği paslarla takımı atağa kaldıran Elano'yu oyundan almışken üstüne üstlük Arda'yı oyundan alıp takımı resmen ne idüğü belirsiz Aydın'la sahada 10 kişi bırakan teknik heyetin topla oynama oranlarının dengesizliğinde hakem kadar suçu var bence.

Hakem olayına da hiç girmek istemiyorum, çünkü küfür yazmak istemiyorum. Ama kötü yıkıldık...

Gala's dedi ki...

Dün hakem o korneri verse maç bitti. Ama olmadı işte. 75 dakika iyi oynadık bence. 75 ten sonra hekeminde çok büyük yardımı ile puan kaybettik.

Ben Uğur Uçarı çok beğendim. Hala onun oynaması gerektiğini düşünüyorum.

TA dedi ki...

maçta hakemlik fazla birşey göremedim olumsuz manada.yani hakemlerin hatalı korner yada taç atışı yada faul çalma lüksü her zaman olmalı.dünyada böyle.genele baktığımda hakem 10 üzerinden 9 alır benden.

galatasaray bir ara iyi pas trafiği yaptı.hatta bu çok iyi pas trafiğinden çok güzel bir pozisyonda yakaladı.atamadı.

2 gol atmadan galip gelecek bir takım değil sanırım galatasaray.

Adsız dedi ki...

ugur kardeşim seni eleştirmek bana düşmez bi kaç bişey söylemek istiyorum.. senden bu kadar sert bir yazı beklemiyordum açıkcası.. çünkü sezon başında bu yılı gözden cıkaran, taraftarı sabretmesi konusunda telkin eden blog yazarlarının başında geliyordun.. ama bu maç analizinde televizyonlardaki futbol yorumcuları gibi bir tavır takınmışsın.. sezon başındaki farklı galibiyetler hepimizi beklemek boşuna deyip şampiyonluk havasına soktu ama senin daha soğuk kanlı olacagını tahmin etmiştim.. yazdıklarımı yanlış anlama senin gibi başarılı bir blog yazaeını eleştirmek benim haddime düşmez kardeşim ama benim görüşlerim bu şekilde..

karıncaezmez dedi ki...

Neredeyse başından sonuna kadar katılmadığım maç analizi.

pclion dedi ki...

Yunus, had meselesi değil bu, aksine söylemene sevinirim. Yazımı öyle algılama lütfen, bir takım eleştirisidir bu ve düzelteceklerine de ben canı gönülden inanıyorum. Takıma sabredeceğiz ama bu yanlışlarını da atlayacağız anlamına gelmemeli bu. Galatasaray son 10 dakikayı İBB yarı sahasında oynayamaması tamamen kendi hatası ve bunu çok güçlü bir hücum ya da orta saha hattı olan bir takıma değil, Bank Asya'da şu kadrosuyla mücadele etse play-off hattında olacağı şüphelidir İBB'nin, Metin Depe forvet oynadı bu takımda yokluktan yahu, sapıtmamak elde mi? Galatasaray'ın top vermemesi lazımdır şu takıma, yapmayın. 75 dakika iyi, 15 dakika kötü diye bir şeyi ben o yüzden kabul edemem. Öyleyse de feci bir bitiricilik sorunumuz var ki bu söylediklerimden de kötü bir durum. Baros sakatlandığından beri gol atan tek oyuncu Kewell ligde, böyle bir şey olabilir mi?

Adsız dedi ki...

"...Galatasaray'ın top vermemesi lazımdır şu takıma, yapmayın. 75 dakika iyi, 15 dakika kötü diye bir şeyi ben o yüzden kabul edemem...."

Son 15 dakika Galatasaray'in topa sahip olmasina hakem izin vermedi zaten. Hep IBB lehine faul calip hem topun onlarda kalmasini sagladi, hem de IBB'nin iyice yari sahamiza yerlesmesini sagladi. Sonucta hakem sonuca etki etti. Kotu oynadik diyorsun ama kotu oynadigimiz maclari kaybedecegiz diye bir sart yok benim bildigim kadariyla. Ya da maclari 1-0 kazanmamiz yasak en az 2 fark olmali diye bir kural da yok.

Adsız dedi ki...

1 soru; Galatasaray yedeklerde bir genc vardi, kim taniyamadim, bilgi verebilir misiniz?

Gala's dedi ki...

@ adsız

Çetin Güngör'dü..

Kendisi aslında sağ bek. Ama zorunluluktan uzun süre sol bek oynadı. Sabri'nin sakat olması sebebi ile kadroya alındı. Yıldız bir oyuncu değil. Tam bir görev adamı. Çalışma azmi ile a takıma çıkabilecek oyuncular arasında. Şanslı olursa başarabilir. Çünkü çok göze çarpmıyor.

pclion dedi ki...

Adsız,

Dışarda olduğumdan soruna cevap veremedim ama Burak açıklamış zaten ben gelene kadar...

Related Posts with Thumbnails