Genç Oyuncu Raporları #3

Her hafta yayınladığımız raporlara devam edelim. Bu hafta gördüğüm en dikkat çekici gelişme Almanya'dan. Aslında gelişme iki hafta öncesinden ama ben yeni farkettim. Blogun ilk dönemlerinde dikkatle takip edilmesi gerektiğini not düştüğümüz Taner Yalçın, bundan sonra Almanya milli takımı formasını giyeceğini açıklamış. Köln'le bu sene profosyonel sözleşme yapmıştı Taner, sanırım sözleşmesinde de böyle bir madde vardı zaten, bu açıklamayla onu da kaybettiğimiz kesinleşti. Galatasaray sezon başında onu Köln'den almak için çok uğraşmıştı ama olmadı. Bu transfer gerçekleşse milli takımla ilgili görüşlerinde bir değişiklik olabilirdi ama transfer olmadı. Ben burda doğdum, Türk olduğum kadar Alman'ım da demiş Taner, haklı. Yine de onu milli takımımızda görmek isterdim. Buna benzer bir diğer haber de Arsenal altyapısındaki Türk kökenli Oğuzhan Özyakup'tan, o da Mesut Özil'e destek vermiş kararıyla ilgili. Bu konu bir paragrafla geçiştirilmeyecek kadar geniş ve önemli, önümüzdeki günlerde daha detaylı bir yazı yazmak istiyorum.

Diğer iki yazıya kapak olan Batuhan'a nazar değdirdik galiba, Gençlerbirliği maçında omzu çıktı Batuhan'ın. Milli takımda yaşadığı sakatlığın aynısı. Omuz sakatlıklarıyla ilgili böyle kronik bir durum olduğunu duymuştum, bir defa çıktıktan sonra çıkması çok daha kolay diye. Sanırım omuz kaslarını güçlendirmesi gerekiyor Batuhan'ın. Tam form durumu zirve yapmış, milli takıma çağrılmışken yazık oldu. Umarım ilki kadar ciddi değildir sakatlığı.

Galatasaray'ın gayri resmi pilot takımı G.Antep BB, aldığı seri mağlubiyetlerle düşme hattına oldukça yaklaşmıştı. Bu hafta Giresun deplasmanında aldıkları 2-0'lık galibiyet onları tekrar güvenli bölgeye yaklaştırdı. Aslında Bank Asya'da güvenilir bölge var mı, o da tartışılır. Lig 7.sinin 30 puanı, küme düşme hattındaki takımların 23'er puanı var. Alınacak iki mağlubiyetle bir anda küme düşme hattında bulabilirsiniz kendinizi. Gollerin ilkini Cafercan atmış. Beşiktaş maçındaki performansıyla kendini yeniden hatırlatmıştı Cafercan ama akabinde aldığı kırmızı kart ve G.Antep BB'nin mağlubiyet serisi pek iyi olmadı onun için. Diğer oyuncularla ilgili kayda değer bir gelişme yoktu bu hafta.

Bank Asya demişken, yabancıları es geçiyoruz bir süredir, onlara da değinmek lazım. Altaylı Tiago, lig lideri Manisaspor karşısında attığı son dakika golüyle takımına galibiyeti getirmiş. Golü göremedim -bu da ayrı bir rezalet, sözde en üst düzey ikinci ligimizin maç özetlerini bulmak bile işkence- ama hollandalının blogunda yazıldığına göre golü kafayla atmış. Galatasaray'la oynadıkları kupa maçında dikkat ettiğim oyuncuların başında geliyordu. Hızı ve tekniğiyle Süper Lig'de iş yapabilecek bir oyuncu görüntüsündeydi. Bruno Ferreira ile beraber seneye Süper Lig'de görürsek şaşmamak lazım.

Şimdilik bu kadar, kayda değer bir şeyler olursa ayrıca değiniriz blogda...

Bu Yazıyı Paylaş!

Bookmark and Share

6 yorum:

Her Yol Roma dedi ki...

taner yalçın gibi başka örnekler de var; semih aydilek, deniz naki ve ömer toprak. bu 4 oyuncuyu mesut özil, uğur yıldırım ve oğuzhan özyakup'tan ayıran özellik adamların önce milli takımlarımız için oynarken, yaş kategorileri ilerledikçe almanya'yı seçiyor olmaları. elimizdekileri de kaptırmaya başladık yani.

ilgili post;

http://heryolroma.blogspot.com/2009/02/semih-aydilek.html

pclion dedi ki...

Yeni yazacağım yazıda tam da bu yorumun doğrultusunda bir şeyler yazacaktım, spoiler gibi oldu biraz. :)

sembolist dedi ki...

Bu genç çocukların birer birer Almanya ya da başka ülkelerin milli takımlarını seçmelernin tek nedeni olarak,'oraların kültürünü almak-ilgisizlik-yaptıkları klüp mukaveleleri' ni göstermek büyük hata olur..Fatih Terim'den kaynaklanan köklü bir problem var. Daha doğrusu Terim'in kimliği ve imajıyla ilintili..En kötü döneminde 'Emre Belözoğluna-Tümer'e-Tuncaya' verdği şansı,Yıldıray'a,Halil'e,Nuri şahin'e vermedi.Yıldıray-Halil-Nuri sıradan isimler değil.. Şuanki 16-17-18 yaşındaki genç gurbetçi yeteneklerin ''idol'' konumundaki isimleri bunlar.

Mesut Özil'in kadroya girme garantisi istemesinin altında da,Terim ve ekibine duyulan güvensizlik yatıyor.(35 lik tümerin,sezon boyu tek maça ilk 11 de başlamayan Emrenin -kaptan yapılması- Yıldıraya tercih edilmesi vs. yüzünden)
Şayet o koltukta Terim değill de,adaletine ve performansa dayalı seçim iradesine güven duyulan bir Hiddink-Scolari olsaydı,11'de oynama garantisi istemeycek bu çocuklar.
Düşünün bir an:İtalyada oynayan birezilyalı bir futbolcusunz. Ve idolünüz olan Kaka milli takıma 'kişisel' hırs uğruna seçilmiyo,onun yerine 35'lik djalminha'yı alıyor.. Böyle bir ortamda Brezilya teknik yönetimine güven duyarmsınız.. ?

scapula dedi ki...

Madem adı geçti, Semih Aydilek'in Galatasaray'a transferinin söz konusu olduğunu da not düşelim.

Her Yol Roma dedi ki...

18'inde bundesliga'dan premier lig'e geçmiş bi adamın adı sadece o listede geçebilir bence.

kutay dedi ki...

tiago kafa ile attı ama oyunu çok ıyı değildi. altay cok zorlandı ama ınanılmaz bır kalecı performansı ızledık.1989 doğumlu gokhan değırmencı kupadakı gs maçından sonra yine costı yıne bir penaltı cıkardı.
bu hafta alsancakta altay vs ordu; tıago vs bruno. yayın yok ızlemek mumkun değil izmirliler kaçırmasın.

Related Posts with Thumbnails