A2 Ligi 1.Grup'ta 11.hafta maçları geride kaldı, canlı izlediğim maç sayısı da yedi-sekizi geçmiştir. Henüz izleme fırsatı bulamadığım Bursaspor, MP Antalyaspor gibi takımları da not düşerek dikkatimi çeken beş oyuncuyu derleyeyim dedim.
Cenk Şahin (İstanbul BB): Onu ilk olarak Florya'da üç numaralı formasıyla izleyip kim diye merak etmiştim. Sol bekten ileri çıkışları çok iyiydi ve top da ayağına fazlasıyla yakışıyordu. Biraz araştırdığımda sol açık orijinli olduğunu, Zonguldak'tan geldiğinden beri hem U-17'de, hem de A2 Ligi'nde sol bek oynuyormuş. Messi diyorlarmış ona da. Son olarak sol açık oynadığı Eskişehirspor maçında da kaleciyle topun arasına girip bir de gol attı. 94 doğumlu Cenk, gelişime açık duruyor, yetenekleri onu sol açığa yönlendirse de sol bek olarak görevlerini yerine getirmeyi öğrenebilirse orta vadede milli takımın sol bekine dönüşebilir.
Ali Kuçik (Beşiktaş): A2 Ligi maçları genelde orta sahada kör dövüşü şeklinde geçer. Bu ezberi bozan ender takımlardan olan Beşiktaş'ın en göze batan adamı 19 yaşındaki Ali Kuçik. Arkadaşlarıyla iletişimi muazzam, top tekniği, sürat ve oyun zekasını bir arada bulunduran, saf bir yetenek. Zaten Bernd Schuster de bu yeteneğin farkında ki Porto maçının son döneminde de olsa ona şans verdi. Bana göre A2 Ligi'nin bölgesindeki en iyisi. Eli kulağında...
Beykan Şimşek (Fenerbahçe): A2 Ligi'nin bence en dikkat çekici oyuncularından. Henüz 15 yaşında olmasına karşın sarı-lacivertlilerde 9 numaralı formayı sırtına geçirmiş. O yaşta altı ayın bile önemi büyükken o kendinden dört-beş yaş büyük stoperlerle boğuşuyor. Canlı izlediğim iki maçta fark yaratabildiğini söylemem zor ama sırıtmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Kendisiyle röportaj yapma imkanı da buldum, özgüveni yüksek bir oyuncu lakin bu konuda detaylara inmek için bir ay kadar beklemek gerekecek. Tap sikrıt!
Abdullah Cemal Küçükyılmaz (Eskişehirspor): Biraz fikstürün de yardımıyla üç maç üst üste seyretme şansı buldum Eskişehirspor'u. Neredeyse tüm tehlikeleri duran toplar üzerinden geliyor ve bu tehlikeleri yaratan isim ise 10 numaralı forvetleri Cemal. Cepheden kaleyi gören duran toplarda sağ ayağını müthiş kullanıyor. Hoojdonk'tan beri bu topraklarda gördüğüm en iyi duran top kullanıcısı desem yalan söylemiş olmam. Sağ ayağının içiyle Beşiktaş'a attığı golün aynısını Belediye filelerine de bırakmıştı. Fenerbahçe karşısında da ilk golü getiren ortayı yapıp ikinci gole imzasını attı. 1991 doğumlu oyuncunun milli şecerisinin boş olmasına şaşırdım.
Cem Sultan (Galatasaray): Sezon başında ayağından ufak bir sakatlığı vardı ancak derbi sonrası geri döndüğünden beri rakip fileleri boş geçmiyor neredeyse. Bu hafta da Antalya ağlarına iki gol bıraktı. 33 maçta 77 gol attığı sezondan beri ondan efsanevi bir golcüye dönüşmesini bekleyenler 19 yaşındaki golcüden ümidini kesse de bunun bir beklenti yönetimi problemi olduğu aşikâr. Birkaç sezondur yaşadığı ağır sakatlıklar gelişimini baltalamış olsa da bence hâlâ A takıma yükselme şansı bulunan iki-üç oyuncudan birisi. Tugay Kerimoğlu'nun üst yapıya geçmesiyle birlikte yaşanacak gelişmeleri izlemek lâzım...
6 yorum:
Diğer takımları bilmem de ben Galatasaray'da A Takım'a yükselme ihtimali olduğunu düşündüğüm tüm oyuncuları sayayım.
A2 Takım, en yüksek ihtimalden en düşüğe:
Berk Neziroğluları
İbrahim Selen
Cem Sultan
Yusuf Onur Arıkan
Berkin Kamil Arslan
Sinan Osmanoğlu
Cumhur Yılmaztürk, Emre Yüksektepe ve Ahmet Kesim de fena oyuncular değil aslında, ama işleri yukarıdaki oyunculardan biraz daha zormuş gibi geliyor bana.
Alt yaş kategorileri:
Kudbettin Oğrak
İbrahim Bahçıvan
Berk Yıldız (Bu oyuncuyu hiç izlemedim aslında ama çok yetenekli olduğunu çok kişi söylüyor, haberini alıyorum, yakın zamanda bir U16 maçını da yerinde takip edeceğim zaten)
Şimdiden bir şey söylemek boşa belki ama U15'ten Serdar Demir ve U14'ten 3-4 oyuncunun birden günü gelince A Takım'a yükselmesi hâlinde şaşırmam. Özellikle U14 Takımı, '87 jenerasyonu gibi... Aynı akıbete uğramamaları için sabır ve ısrar gerekli tabii. Ve teknik adamlardan çok kendileri için geçerli bu.
Beykan'ı ben de ilgiyle takip ediyorum. Kendisinden çok ümitliyim. Umarım yanılmam.
Cemal'in milli takıma seçilememesi gayet normal bir durum. Balık baştan kokar, nasıl ki Volkan Şen gibi biri A Milli Takım'da kendine yer bulamıyorsa, Eskişehirspor oyuncusu olan Cemal'in de ağzıyla kuş tutsa anadoluda oynadığı sürece milli takım kariyeri yapması zor...
Ancak, şahsen umuyorum ki Eskişehirspor'dan vazgeçmez ve ibretlik bir kariyer çizer kendisine.. Zira, izlediğim A2 fenerbahçe deplasmanında gerçekten güzel bir geleceği hak ettiğini gördüm...
Ayarsız, İstanbul'da olmanın seçilmek adına avantaj olduğuna katılırım ama tek sebebin bu olması da aşırı romantiklik gibi geliyor bana. Şöyle diyeyim, Avrupa Şampiyonası elemelerinde geçen hafta maçlar yapan U-19 takımında herhangi bir Galatasaraylı oyuncu yoktu ki Galatasaray en göz önündeki altyapıdır. Tek kriter o değil yani. Ayrıca Abdullah Ercan'ın Anadolu'daki bazı oyuncular için neler yaptığını az çok biliyorum.
Orada demek istediğim patlamasını geç yapan ve milli takım havuzuna giremeyen bir oyuncu olması. Ayrıca çok da önemli olmuyor bazen bu detaylar. Mehmet Topal, Dardanel'den Galatasaray'a geldiğinde genç milli takım kariyeri 45 dakikaydı...
Beykan gerçekten çok iyi oynuyor. Kasımpaşa maçında baya iyiydi. İnşallah Fenerbahçe'de forma giyer yıllarca. Ayrıca Beykan ile röportaj yapma fırsatı buldum demişsin. Nerede o röportaj ?
G.Saray altyapısından Sinan dışında a takıma katılabilecek futbolcu olacağını sanmıyorum. Bir de izlediğim maçlarda hep iyi oynayan Emirhan'ı sayabiliriz. Bu kötü oldukları anlamına gelmiyor ama bir kere fiziksel olarak çoğu çok yetersiz, ikincisi artık altyapı kaynağını kullanmaya çok gönüllü değil bu takım ancak Arda olmak lazım. Üçüncüsü de altyapıya biraz romantik bakıyoruz sanırım. Oysa her nesilden bir oyuncu yeter de de artar bile.
Not:Tabi ki sizler benden daha yakından ve iyi takip ediyorsunuzdur. Sadece gördüğüm kadarıyla fikirlerimi belirttim.
Yorum Gönder