Galatasaray 0-0 Mersin İdman Yurdu || Maç Bozuk!

Gaziantep'e karşı alınan yenilgiden sonra eksiklere karşın Kayseri deplasmanında oynanılan oyun takımdaki temel parçaların formda olduğunu gösteriyordu fakat bugün anlaşıldı ki kazın ayağı öyle değil. Kayseri gibi dengesiz bir savunma hattı yerine alanını iyi savunan ve kolay kolay gedik vermeyen bir Nurullah Sağlam takımına karşı oynayınca hücum aksiyonlarında zorlanıldı, alternatif üretilemedi. Galatasaray adına oyun iştahı en düşük maçlardan biri çıkarıldı ve karşılıklı mucizevi gol kaçırmaları sağolsun, maç da 0-0 sona erdi.
Eboue Galatasaray adına günün iyilerindendi.

Galatasaray'ın en kırılgan bölgesi Melo'nun önünde oynayan ikili ve bu bölgenin istikrarı çok mühim. Sezon başında yapılan Sabri Sarıoğlu ile Emmanuel Eboue denemelerinin düşünülen verimi vermemesi üzerine Engin Baytar orada fark yaratıp takımın en başarılı performanslarında pay sahibi olmuştu ama maalesef sağlıklı kalmakta zorlanıyor. Yerine geçen hafta zorunluluktan forma giyen Ayhan Akman haricinde gerekli pas görüsü ve hızına sahip oyuncu yok. Oraya Sabri ya da Eboue konulunca o oyun başka bir şey oluyor. İşin bir de Selçuk tarafı var. Selçuk, bu ligin en dengeli ve istikrarlı oyun kurucusu, bu kesin ancak yanındaki oyuncunun yeteneklerinden de beslenen bir adam. Yanında pas yapabilen bir adam olduğunda onu da parlatıyor fakat bugünkü gibi Sabri-Eboue ikilisinin yanı sıra Kayseri maçını mumla aratan Riera'yla muhattap olunca tehlikeli derin top atması da mümkün olmuyor.. İlk yarının tek pozisyonu Eboue'nin bireysel çabası ve becerisiyle geldi.

Orta saha doğal şartlar gereği düşünce iş Riera'yla Kazım'ın top taşıma becerisine kaldı fakat ikisi de bireysel olarak çok kötü bir maç çıkardılar. Hele Riera... Kayseri maçındaki özverili, akıllı adam gitmiş, ayağındaki topu yanına veremeyen bir adam gelmiş. Hücumda varlık gösteremediği gibi savunmaya yaklaşıp pas almaya kalkıp bir de batırınca Mersin'e bir penaltı hediye etti. Muslera'ya dua etmeli. Tabii bu pozisyonun kalede istediği başlangıcı yapamayan Uruguaylı için de önemli olduğunu söylemeye gerek yok. 
Kazım da Riera'dan aşağı kalmıyor açıkçası. Yekta'nın sakatlığı şu tabloda daha bir can acıtıyor. Çok yazık oldu, hem takım, hem de onun adına...

Velhasıl, Mersin'in hakkını yemek de olmaz. Gerçekten 10'lu bir blok halinde oynadılar ve arkalarına hemen hemen hiç oyuncu kaçırmadılar. Öne çıktıkları dönemlerde hiç top kaybı yapmayıp klasik bir Nurullah Sağlam takımı olarak ayağa garanti pas yaptılar, sakin oynadılar. Pozisyon çıkmasa da bu dönemler onlara aktif dinlenme fırsatı sağladı. Topu kaptırdıklarındaysa Galatasaray'ın çabuk çıkacak organizasyona sahip olmamasından da faydalanıp usturuplu faullerle rahatça tekrar yarı sahalarına geçtiler. Aslında iki kez maç ayaklarına geldi, birinde Muslera, diğerinde direk başarılıydı. Bir puan için gayet iyi oynadılar diyebiliriz.
Taraftarın maç içinde en çok tezahürat yaptığı isim
olan Semih Kaya, formayı verecek gibi görünmüyor.

Galatasaray'da fark azaltma fırsatının tepilmesinin yanı sıra ön bölgedeki arızalar sıkıntı yaratıyor ve görülüyor ki alternatifler bu krizi çözecek gibi değil. Yekta ve Baros sakat, Sercan'ın da formda olduğunu söylemek güç. Emre Çolak zaten 'garbage time' adamından öte bir role sahip değil şimdilik, Aydın Yılmaz ise allaha emanet. Sevindirici tek gelişme savunmanın göbeğinde Semih Kaya'nın yıllardır beklenen çıkışı yapması ve takımı Servet-Zan ikilisine mahkum olma kısırlığından kurtarması. Her övgüde maşallah diye ekliyorum çünkü gerçekten sakatlıktan, talihsizlikten çok çekmiş bir oyuncu Semih. Allah nazardan saklasın, oynamaya devam ederse Ömer Toprak, Serdar Aziz ve Serdar Kesimal ile birlikte Türkiye'nin stoper sorununu uzun vadede çözecek gibi gözüküyor. Fatih Terim'in övgüsünü, daha da önemli formasını almak kolay değildir. Umarım artık formayı kimselere vermez.

Galatasaray'a hiç gol şansı gelmedi dersek de bir yandan haksızlık. Eve gelince özeti izledim, Elmander'in gol yapabileceği iki net, iki de ortalama gol pozisyonu var. Hepsini kaçırması şanssızlık, hele ki kaleciyi geçtikten sonra atamadığı onun klasındaki bir adam için şaşırtıcı. Maç sonunda tribünlerden özür dilemiş ki Türk futbolseverler olarak hiç alışkın değilizdir böyle sorumluluk duyan oyuncuya. Senin canın sağolsun demek geldi içimden.

Maç başlığı ise karşılaşma hakkındaki en güzel yorum olan şu twitten geliyor. NTV Spor muhabiri/editörü dostum Onur Erdem, Elmander'in kaçan golü sonrası özeti geçmiş: "Maç bozuk!" Öbür tarafta gün boyu izlediğim iki maçta da gol görememiş olmama da ne diyeyim, bilemiyorum.

Foto: Ajansspor

Bu Yazıyı Paylaş!

Bookmark and Share

2 yorum:

uğur şenel dedi ki...

ugur, öncelikle semih kaya konusundan başlayalım ,benim umduğumdan daha diri cıktı (zaten futbolu bildiğini,ayağının iyi olduğunu biliyorduk) 1-2 vahim hatası dışında harika oynadı ,bu haliyle bile servetten -zandan iyidir..
geri kalanında ise bu macın yorumu falan yok keza sayın terim bu macı eliyle mersine vermek istedi olmadı muslera ve direkler kurtardı ve beraberlik oldu..

kazımdan forvet arkası ,rieradan bu haliyele futbolcu, sabriden orta saha , daha önce eboueden orta saha *sol acık falan filan ,olmuyor ,sayın hocamız bir cok macda macı rakibe vermek için böyle bir sürü şey denedi durdu ve bunda hala ısrar ediyor..

riera meselesi tam komedi adamın 3 yıllık maliyeti herhalde 12-13 milyon euro ,eski para ile 30 trilyon, allah aşkına vardır camia içinde tanıdıkların bu adamı bir an önce bir yere yamamaya calışsınlar ve hatta deportivo falan kabul ederse bunu andres guardado takasını denesinler,ayrıca sana sorum devre arası gökhan töre transferi mümkünmüdür???

emin gunay dedi ki...

hacı naber?
yani google da bişey arıyodum 3.sıradaki siteye girdim bi de ne görim pclion =)
bi yerden tanıdık geldi tabi..

blackcurse from turkforum ;)

Related Posts with Thumbnails