Bursaspor 2-0 Galatasaray || Yeni Bursa'nın Laneti
Son iki yıldır izlediğim Bursaspor-Galatasaray maçları daha bir denk, daha bir tempolu geçiyor. Sonuçları bir kenara bırakıyorum, oyun gidişatı ve temposu olarak Süper Lig'de beni en tatmin eden rekabetlerden birisidir bu eşleşme. Galatasaray'ın düzensiz yapısı sebebiyle motivasyon temelli oyununa karşı Bursaspor'un zaten başarı yolunu bilen kadrosu keyifli eşleşmler üretti lakin kantarın topuzuna iki takımı ve oyunu koyduğunuzda ibrenin net olarak bir tarafı göstermediği bu tip eşleşmelerde iki temel nokta geçerlidir. Bir, ilk golü atan dengeleri tayin eder; iki, ev sahibi olanın dengeyi değiştirme şansı daha kuvvetlidir.
Bugün de farklı bir maç izlemedik. İskoç golcü Miller bir adım ofsayt pozisyonda elle karışık düzelttiği topta golü yapınca Galatasaray'ın yenilme ihtimalinin beraberlik ya da galibiyet senaryolarının çoktan önüne geçtiğini herkes biliyordu. Manisaspor döneminden ümitli olduğumuz ancak Galatasaray'da kaleye geçtiğinden beri Aykut Erçetin'den ve Leo Franco'dan bir fazlası olmadığını, elimizde tutamadığımız Morgan De Sanctis'in de pasaportu haricinde yanından geçemeyeceğini bize ispatlamıştı. Vederson 40 metreden vurduğu, sadece vücudunu koysa kaleye girmeyecek topu temel bir kalecilik hatasıyla içeriye alarak kalan son kredisini de tüketmiş oldu. Ankaragücü maçıyla bunu üst üste koymamız Ufuk Ceylan'ın Galatasaray'ın birinci kalecisi olamayacağının bir ispatıdır. İki kere iki dört.
Onun dışında. Golsüzlüğü koruyup son bölümde artan kontratak şanslarından faydalanmak kağıt üstünde güzel gözükebilir ama Gheorghe Hagi'nin bu akılcı stratejinin Galatasaray'ın bütünsel savunmadaki arızalarının toplamına bakıp gol yemeden bu tip bir maçı tamamlamasının mucize olduğunu, alınabilecek en muazzam sonucun da Kadıköy'de alındığını görmesi gerekli. Tamam, takım savunmasına önem vermek, orta sahayı kalabalık tutmak iyi bir şey ama Emre Çolak'ı teoride orta saha oyuncusu diye yazıp, Kazım'ın sırtı dönük dokuz numarayı başarıyla icra edebileceğini düşünüp bunun üstüne oyun planı kurmak bence olsa olsa naifliktir. Emre'nin Galatasaray'ın hücumlarını yönlendirecek oyun zekasına, becerisine ve yeteneğine sahip olmadığına inananlardanım. Bunu da her geçen gün daha fazla ispat etmekte. En ufak bir umut ışığı görsem dahi Galatasaray'ın altyapı temelli her oyuncuya fırsat vermesinden yana olurum ancak Emre Çolak'ta bir Ferhat Öztorun potansiyeli dahi yok. Olsa olsa yeni nesil bir Aydın Yılmaz çıkar ondan. Aslı varken de taklidine ihtiyacı yok.
Stancu hem topu alışı, hem de pas tekniğiyle farklı bir adam olduğunu belli ediyor, Culio'nun topla kat edip pası verdikten sonra hareketine devam etmesi, Yekta'nın enerjik ve akıllı oyunu da takdir edilmesi gereken noktalar ancak puzzle'ın bu parçalarını birbirine bağlayacak düzen ortada yok ve resimde olması gerektiğini hissettiğimiz ancak anlamlandıramadığımız bu parçalardan henüz net bir resim çıkmış değil. Belki puzzle'ın ortasına yapılacak bir hamle daha işleri kolaylaştırabilir ancak bugün ya da yarın için fazla ümitvar olmadan, yılların çöküntüsünü zamanla üstümüzden atacağımızın bilinciyle hareket etmemiz gerekiyor.
Bu sebeple Bursaspor yenilgisi Galatasaray adına bir hayal kırıklığı yaratmamalıdır. Henüz yeni bir takım yaratılmadı ve 10 gün önce gelen iki-üç oyuncu kadro yapısının arızalarını anında gideremez. Zaten o durumda olsak Arda ve Baros'un takımda olduğu her maç muazzam geçerdi. Geçmedi, şu gün de geçmez. Epey sağlam bir yaz operasyonuna ihtiyaç var ki ben bu operasyonu esasen 2010'da yapılacağına inanıyordum. Mayıs-haziran'daki düşüncelerimi şekillendiren de bu operasyon ihtiyacının görülüyor olduğunu düşünmemdi. Çapsızlığın, idare etmenin verdiği dayanılmaz hafifliğin artık sökmediğini bilmek dahi bir başlangıçtır şimdilik.
Bursaspor'un bugün yapmak istediği en önemli şey Galatasaray orta sahasına üstünlük kurup oyunu kendi yarı sahasında kabul etmemekti. Arka tarafta İbrahim Öztürk ile Serdar Aziz'in yokluğu göbeğin oldukça yavaş kalması, yani Galatasaray'a pozisyon üretme şansı olarak geri dönme ihtimali verebilirdi ama Sağlam'ın öğrencileri olayı önde çözdü ve kazandı. İlk golün de lehlerine işlediğini söylemem gerekir yine de. Bursaspor, geçen yılın son döneminde kusursuz işleyen formunda değil belki ama hâlâ belli bir yapıları, düzenleri var. Durum bu oldukça da iş yapacaklar. Safkan bir 9 numaraya kavuşmaları takıma girdiklerinde Volkan Şen ile Sercan Yıldırım'ı rahatlatacaktır. Ozan-Sercan-Volkan üçlüsü formundan uzakken hâlâ ligin en iddialı ekiplerinden biri olmaları onların ne kadar sağlam bir ekip olduğunu gösteriyor. Sonuna kadar da bu yarışta olurlar, en kötü ihtimalle üçüncülüğe tutunurlar diyorum.
16 yorum:
Aşırı derecede ortada geçiyordu maç. Sıkcı oğlu sıkıcıydı. Yan hakem ve kaleci ikramı olmasa gol de izleyemeyecektik.
Tabii buna Hagi'nin Kazım'ı forvette oynatma takıntısı da eklendi biraz. Adam ligdeki son golünü 2009 Eylül ayında atmış. Milli takımda oynadığı 27 maçta hiç gol atamamış vs. vs.
Stancu var işte, adam golcü, hazır takımıyla, başlat 11'de, şans olur gol için, değil mi?
@SirEvo Stancu her ne kadar romanya liginde çok gol atsada oynadığı böyle forvet arkası yada 2.forvet oldu hep forvet olarak alınmadı.
Bu arada hadi ofsaytı görmedin arkadaş peki bana luciano yu hatırlatan o kabak gibi eli de bi görmüyorsun ama olsun hakem olucak yerse...
Bu arada en çok ilgimi çeken olay haftalardır kofan basan Culio ya sanki biri tembihlemiş gibi gol gelene çok daha sakindi deplasman fobisi mi acaba?
Nasıl ya? Bu takımda forvet yok iken hala bu tarz 2. forvet mi alıyor bunlar? Ben direk son oyuncu sanıyordum. Vah GS'nin haline o zaman...
Ya ben yüzü dönük bir forvet alınmasının yanlış olduğunu düşünmüyorum. Milan Baros eğer sağlam dönebilirse çok iyi bir ikili oluşturabiliriz ileride ki uzaklardan da kaleyi yoklayabilen bir adam Stancu. Bu tipte bir oyuncumuz çok uzun süreden beri yok...
@ Aktay,
Futbolu başka bir gezegende seyretmeni tavsiye ederim. Karbon altyapılı bileşimlerde o saydığın isimler gayet iyi futbolcu, en azından bu topraklarda.
@ pclion,
Baros'tan hala ümitlisin ya takdir ediyorum iyimserliğini.
@SirEvo,
Hagi ne derse odur. Aslında büyük TD'dir kendisi başkası bilmedi kıymetini bakma sen ona. Alman, İngiliz, İspanyol ne anlar futboldan...
Barostan artık hayır gelmez, adam koşarken sakatlanıyo ve en az 1 ay dönmüyo. böyle bi adamla uzun vadeli planlar yapamazsınız. bunu bile bile hedef santrafor transfer edilmiyo bu takıma. Galatasarayı izlemek insanın sinirlerini bozuyo çünkü nasıl olurda bu kadar beyinsiz adam birarada oynayabilir diyo insan. Takımda herkes pas özürlü, duran topu geçtim ( sabrinin sağ çaprazdan kullanılan topu ceza sahasına bile gönderemeyişi geldi gözümün önüne ) bu yüzden bu beyinsiz adamlar kendi kendini yoruyo. çünkü enerjilerinin büyük kısmını atılan saçma pası yakalamak için kullanıyolar. Hakem olayı ayrı bişey zaten oraya hiç girmiyorum. Eğer ortada bir otorite olsaydı, Ufuk bir daha formayı store mağzasında görürdü. iyi güzel gençsin hatada yaparsında kardeşim bu kaç oldu herkesin bir sabrı olsa gerek. Galatasaray'ın sene sonunda başkanından teknik direktörüne, futbolcusundan malzemecisine kadar yapılanması gerekiyor. Bu yapılmazsa ki hiç zannetmiyorum bu takım çürümeye devam eder. 1-0 olunca maç kimsenin içinde çeviririz belki heyecanı yoktu, bizi bu hale getirdiler.Hem biz ligde en son ne zaman 2 gol attık ki
Arkadaşlar, ağır sakatlıklardan dönmek oyuncudan birçok şey götürür, hemfikirim ama Baros'un dönemeyeceği gibi bir kanı için fazla erken davranılıyor. Bir sene oynamayıp dönen futbolcular da gördük.
Milan Baros döndüğü takdirde bu ligin otomatik gol kralı adayıdır ve en az 15 golü vardır. Böyle bir adamdan kolayca ümidi kesmek için bence erken...
Taraftar Nonda'yı gönderdi, Baros bir kez daha sakatlanırsa dönebildikten sonra, o da gider. :D
Emre Colak = Yeni Aydin, asli varken de yenisine gerek yok! Agzina saglik.. Ben de ben mi yanlis izliyorum acaba diyodum:)
@Aktay Seninde aklina fikrine saglik birader.. yonetimde bi tane senin gibi dusunen/goren olsa, heralde biraz daha farkli bi yerde olurduk..
Hagi'den teknik direktör ve bu yönetimden GS yönetimi olmayacagını görmek için daha ne kadar beklemek lazım. Bu gidişle birilerinin Taksim'e çıkıp kendi yakması gerek galiba fitilin ateşlenebilmesi için. Oturmuş koyun gibi izliyoruz büyük Galatasaray'ın nasıl rezil duruma getirildigini... Maç yorumu yapılıyor sadece blogların yüzde 90 nında. Biriside çıkıp isyan etmiyor. Başbakan ve toki başkanı olacak insanlar bizle dalga geçiyor kimseden ses yok. Hagi takımın içine ediyor ses yok. Adnanlar sefa sürüyolar ses yok. Aynen böyle devam.
Bence Galatasaray derhal bir 4-4-2 oyun sisteminie gecmeli. Tek forvetle gol yapamiyoruz.
Yekta ve Cana bence ortayi kaldirabilir. Kanatlarda Kazim/Culio/Emre isi yapabilir.
Tek forvetli sistemle gol yapamayiyoruz Hocam.
@pclion senin futbol bilgine görüşüne güvenirim bi danışmak soru sormak istiyorum.Sence hakan balta hakikaten mi kötü oyuncu?
Birde şu her çıkan oyuncudan kasıp kavurmasını bekliyoruz özellikle Emreden ben hala bazen kendi kendime o fizikle nasıl o topları o köşe atıyor diyorum Emre nin bişiler yapması için çalışması lazım misal Canayı örnek alabilir Cana futbolu sevdiği için oynuyo olabilir ama bunun her zaman bir iş olduğunu bilen bir futbolcudur yürekle azimle artık bişi olmuyor çalışıcaksın .
Baros konusundan keşke dönse desemde Kewellı çok sevsemde bu takımda net 30 maç oynıcak 5 yabancı oyuncuya ihtiyaç var bunların gelmesi içinde Kewell Baros Pino gibi kaliteli ama istikrarsız İnsua Zapata gibi hem vasat hemde hazır olmayan adamların gitmesi gerek.
Evet Adnan Polat Galatasarayın mali durumu düzelti ama takımı öyle bir hale soktu ki Galatasaray bu mali durum ile bile bu takımı 2 seneden önce ayağa kaldıramaz.
Son olarak bu takıma bir mentör lazım Hagi den bunu beklemiyorumdum belli ki Tugay hocanın bunu üstlenmeye ya isteği yok yada böyle bir yeteneği yok eğer bu mentör gelmez ise Çağlar ve Ufuk nasıl kayıp oldu ise bu takımda Emre de Yekta da Anıl da kaybolucak yok olucak ha bi de zaten çoktan kayip ilanı çıkarılmış Kazım var elindeki adamları kaybederken kayıp adamı bulma peşinde Galatasaray
Kaan, Hakan Balta üst düzey bir isim olmayabilir ama takım içinde kullanılabilecek bir isim, tabii doğru dürüst bir kadro olacak öncelikle. Hakan Balta'yı kurtarıcı bellersen olmaz tabii ki. Lucescu, Ahmet Yıldırım'dan muazzam bir rol oyuncusu çıkarmıştı mesela. Hakan'ı da bu tip bir rolde düşünürüm ama bizde o kadar boş adamlar var ki adam başrol oyuncularından biri oldu. Olmaz işte, olmuyor o zaman...
Benim açımdan Galatasarayın durumu şu özetliyor maç kadroları açıkladı baktım dedim ki acaba bu takımda kim gol atar düşündüm düşündüm belki zorlasan Yekta dedim ama o da kanat oynuyor o da zor...
hagi nin bence tek kredisi kaldı o da kupayı kazanmak.5 maçta hedefe gitmeli. yazın takımı toparlamak uefada başarılı olmak istiyorsa kupa artık farz oldu.2 yıldır süregelen bir şansızlık var üstümüzde sakat oyuncularımızın eksikliğini kimse tamamlayamadı ne altyapı ne yeni transferler.zamana ihtiyaç var deniyor ama zaman çok çabuk geçiyor.Hala içimde iyi bir his var.Eskişehir maçıyla birlikte tekrar yükselişe geçebiliriz.hemde ayhansız barışsız bir maç izleyeceğiz.
Adnan polat a kızsan olmaz HAgi ye kızsan olmaz oyunculara kızsan olmaz.biz taraftar olarak cidden arada kaldık sportif başarı istiyoruz o da en geç 2 sene sonra olur gibi gözüküyor.
Şu an ki tek dileğim kupayı alıp seneye uefada oynamak herkesin tek bilincide bu olmalı.
Ayrıca konu dışı bir sorum olacak.Beşiktaşın ve Fenerbahçenin kendine özgü blog sitesi var.Bizimde var mı öyle ben mi bulamadım.
teşekkürler kaan gayet iyi bir site tek tek elemekten sıkılmıştım :)
Yorum Gönder