Gece ve Gündüz. Maçın 55. dakikasında başlığın bu olmasına karar vermiştim çünkü gece ve gündüz gibi farklı bir Galatasaray vardı sahada. Kanat akınları yapan, oyunu karşı alana yıkan, pozisyon üreten bir Galatasaray. Ancak başlığı değiştirmeme sebep olacak birisi girdi sahaya, Harry "The Wizard of Oz" Kewell. Oynadığı 30 dakikada Leeds United'ta oynadığı günlere götürdü, yıllardır görmediğimiz hızlı kanat akınlarından, hızlı paslaşmalardan, net vuruşlardan bir resital sundu bizlere.
İkinci yarıya çok etkili başladı Galatasaray, net paslarla hücuma çıkıp Kayserispor'u yarı sahasında kalmaya zorladılar. Sağ kanatta Sabri'nin yaptığı ortayı Nonda'nın Ayhan'a indirmesi organize ilk ataktı son maçta, gerisi de geldi zaten. Hasan Şaş sesimi duymuş gibi 2002 ve 2006'daki oyunları hatırlatacak derecede etkili oldu ikinci yarının ilk 25 dakikasında. Kewell'a yaptığı asist dünya çapında bir kanat oyuncusunun yapacağı türden bir asistti. Kewell'ın vurduğu net kafa da aynı güzellikteydi tabi.
Takım ikinci yarı ilk yarım saat ofansif olarak kendine gelse de aksamaya devam eden oyuncular da vardı, bunların başında Barış Özbek ve Sabri Sarıoğlu geliyor. Barış'ın o bitmek tükenmek bilmeyen enerjisinin yerinde bugün yeller esiyordu. Hazırlık kampının en formda 2 oyuncusundan biri olarak görüyordum onu ama 2 maçta da beni yanıltan oyuncuların başında geliyor. Bir de yanıltmayan bir oyuncu var, onun adı da Sabri Sarıoğlu. Sağ bek oynadığı iddia edilen Sabri'ye kendi bölgesi hariç herhangi bir yerde rastlamak mümkün. İlk yarıda kaleci Süleymanou bile durumun farkına varmış, sürekli sol kanada top atmaya başlamıştı. Maçın 88. dakikasında skor 2-1'e geldiği andan itibaren uzatmaların sonuna kadar 3 pozisyon buldu Kayserispor Sabri'nin bölgesinden. İkinci yarı oyuna giren sol açık Umut antremanda duran top kullanır gibi soldan 2-3 net orta yaptı. Orta sahada topla çıkarken kaptırdığı topta gol olacak sandım ama Kayserispor pozisyonu değerlendiremedi.
Skibbe Steaua Bükreş maçı için beklediğime çok yakın bir ilk 11'le çıktı bugün ancak maç öncesi yazılarımda beni yanıltmaya devam etti bugün de. Oyuncu değişiklikleri yerindeydi, en azından görmek istediğim oyuncuları soktu oyuna.
Kayserispor iyi bir takım ama Galatasaray kendisi gibi oynadığı zaman Galatasaray'a rakip olabilecek bir takım değil. Galatasaray'ın hala önemli eksikleri ve defansif zaafları var ancak Galatasaray gittikçe daha iyi olacağının sinyallerini bugün fazlasıyla verdi. Bükreş'teki maçtan galibiyet alacak seviyeye gelebilir mi Galatasaray, orasını bekleyip göreceğiz...
5 yorum:
Ya ben bişey sorucam bu maçı trt mi verdi yoksa kayseri nin yerel bi kanalı mı? Erdoğan Arıkan'ın bu kayseri sevdası nerden geliyor anlamadım? 2-1 olduğunda da çok umutlandı ama malesef atamadı sevgili kayseri'si 2.golü!
Kewell'ın 10 dakikada 1 gol 1 asist yaptığı maçta yarım saat "Ama bu Kewell var ya, Liverpool'da rezildi, vallahi bak" mealindeki sözleri sürekli tekrar etmesi de beni rahatsız etti. Adamı övmeye mi çalışıyor, küfür mü ediyor belli değil.
Bir ara Kayseri'nin yenilgisine bahane aramaya da başlamıştı, "genç oyuncularla oynuyor Kayseri, GENCECİK oyuncularla oynuyor" :) Komikti.
Bu arada benim ismim de Uğur...
Maç boyu gencecik abdullah, ümit milli takımımıza da çağrıldı vs. diyip durdu. Tamam iyi topçu gibi görünüyo ama bu adam 90'lı falan değil ki 87 doğumlu, yani Mehmet Topal dan 1 yaş küçük, Arda ile yaşıt ve Alpaslan Erdem den de 1 yaş büyük!
Bunlardan hiçbirine böyle bi övgü yok maşallah...
Bu arada isminizin uğur olduğunu ASY.net ten biliyorum. Zaten orda görmüştüm blog adresinizi...
adam koyu fenerbahçe taraftarı.
ne diyecekti ki.
şerefli(!) basının şerefli(!) bir parçası.
Medyadan sonra spikerlerde başladı angutlaşmaya çok afedersiniz.
Hasan Şaşın şu yönünü gördüm bugün yorgun rakibe karşı etkili olabiliyor.
ve Bize bir sağ bek lazım!
Bu gün gibi aşikar...
gsserhat
Yorum Gönder